Hazine arazisi üzerine kurulmuş, uzun yıllar oturdukları tapusuz evlerine, Türkoğlu Malmüdürlüğü’nden, gelen tebligatla, evlerinin açık ihale usulü satışa çıkarıldığının bildirilmesi ile şoka giren dar gelirli vatandaşlar çaresizlik içerisinde yardım bekliyorlar.
95 kişiye gönderilen tebligatta: “Satış ihalesine katılmak istemeniz halinde geçici teminat makbuzu veya teminat mektubu (teyid yazısı ile birlikte) ve tebligat adresi ile ihale saatinden önce ihale komisyonuna müracaat etmeniz gerekmektedir” yazıyor.
Seçim öncesi Belediye Başkanı Osman Okumuş’un, tapu sorunlarını çözeceğini vaat ettiğini iddia eden vatandaşlar, şimdi ise çözüm bulmadığını söylüyorlar.
Cuma günü yardım talep ettikleri Büyük Birlik Partisi Türkoğlu İlçe Başkanı Hasan Kızıldağ ile Şekeroba Mahalle meydanında bir araya gelerek, basın huzurunda dertlerini anlattılar.
BBP Türkoğlu İlçe Başkanı Hasan Kızıldağ, burada yaptığı konuşmasında, her zaman vatandaşın yanında olacağını ve hukuki yollardan hak arayacaklarını ifade ederek, şu şekilde konuştu:
“Bugün Şekerobalı hemşehrilerimin talebi ve isteği üzerine bize iletilmiş bu haksızlığın sözcüsü olmak adına, halkımıza yapılan bu haksızlığın ve zulmün karşısında durmak adına, milletimizin sesi olmak adına bu gün buraya geldim. Sonuna kadar da bu meselenin takipçisi olacağım.
Buradan yetkililere iki cümle sarf etmek zorundayım. Zilliyet diye bir şey vardır. Zilliyet; 20 yıl kullanım hakkı vatandaşın elindeyse, 100 yılı bırak 20 yıl bile o vatandaşa hak doğurmuştur.
Kaldı ki bu gün evler tapusuz ise o mal hazinindir. Hazine ekspertiz ve bilirkişi kontrolünde pahasını biçer. Vatandaşın ekonomik ve gelir düzeyi göz önünde bulundurularak taksimi ona göre yapılır. Ama bu gün haksız kazanç elde etmek adına, millete zulüm eden, bu zihniyeti adına adalet, işin aslı atalet olan bu zihniyeti nefretle sizin adınıza kınıyorum.
YOĞUNOLUK YAYLASI NE KADARA PEŞKEŞ ÇEKİLDİ?
Bu gün Şekeroba’da 30 bin liraya dönümünü size satmak isteyenlere burada söylüyorum; acaba Yoğunoluk Yaylasındaki arsaları eşinize, dostunuza ne kadar paraya peşkeş çektiniz? Bunun da cevabını vermelerini bekliyorum.
Bir konuya daha şahidim. Buradan giderken Türkoğlu’ndan, yolun kenarında zeytinyağı fabrikaları var, oranın dönümü bu gün 100 Bin TL. Ne kadara aldılar biliyor musunuz? Alanlar belediye meclis üyeleri, Bin TL’ye hepsini birbirine peşkeş çektiler. Bura muz cumhuriyeti değil, Şekeroba Türkiye’nin dışında olan bir yer değil. Ben kardeşiniz Hasan Kızıldağ olarak her zaman emrinizdeyim her zaman sizin için ne yapılması gerekiyorsa yapacağım. Sizin burada yapmanız gereken o rant peşinde olanlara hiç eyvallah etmeden devlet var millet var, millet varsa devlet vardır anlayışıyla devletimize müracaat edeceğiz.
KİMSEYE EYVALLAH ETMEYECEĞİZ
Devletimize müracaat edeceğiz. Avukat arkadaşlarımla siz yardımcı olacağım. Tapusu olmayan yerler için önce tescil davası açacağız. Tapusu olup, farklı para istenenler için de tapu tescil davası açılacak. Ondan sonra adaletli bir şekilde size haklarınız teslim edilecektir.
Ben vatandaşımızın her tülü sıkıntısının yanındayım.
CAMİDE FOTOĞRAF ÇEKTİRİLEREK VATANDAŞIN DERDİ DİNLENMEZ
Bu gün camide fotoğraf çektirip internetlerde gezdiren zihniyete söylüyorum, Şekeroba meydanı er meydanı, halk burada dinlenir. Halk camide gidip fotoğraf çektirerek internete atılmayla dinlenmez. Mangal keyfi yaparak halk dinlenmez. Biz yeri gelir ayağımıza çizmemizi çekeriz mahalle mahalle dolaşırız, biz bundan komplekslere girmeyiz, gocunmayız.
VATANDAŞI YILDIRMA POLİTİKASI UYGULANIYOR
Sözün özü evraklarımızı toparlayıp, bir an önce adalete müracaat edeceğiz. Devlet ne karar verdiyse o bedelle alacaksınız. Kimsenin keyfi hareket etmeye hakkı yoktur.
Toplanacak paranın % 40’ı belediyeninmiş. Doğru imar planı geçen yerlerde belediyenin kar payı vardır ama bu kadar değil. Asgari ücretle çalışan insanlar nasıl bu paraları nasıl ödeyecek? İmkânı var mı? Bu nasıl bir vicdan?
Burada vatandaşı yıldırma politikası var. Vatandaşı yıldırıp, o boş buldukları yerleri eşine dostuna peşkeş çekecekler. Buna da Hasan Kızıldağ olarak müsaade etmeyeceğim. Bu sözümün arkasındayım. Ben sözü sadece vatandaşa değil; önce Allah’a veriyorum.”
Kızıldağ’ın ardından, evi satışa çıkarılan bazı vatandaşlarda şu şekilde konuştu:
Hasan İleri: “Biz Şekeroba halkı olarak bu memlekette yüzyıllardır oturmuşuz, benim yaşım 74, babam, dedem bu memlekette doğmuş büyümüş yaşamış. Dışardan gelip yerleşen yok, hali hazır bu memleketin çocuğuyuz. Benim oturduğum yere, dönümüne 15 bin TL bedel koymuşlar. Ben nereden kazanıp nerede vereceğim, ekonomik durumumuz belli.
Seçimden önce kapı kapı gezdiler, her ne sıkıntınız varsa çözeceğim, tapu sorunu da çözülecek diye tek tek söz verildi.”
Tahir Akpolat: “Milletvekili Sıtkı Güvenç beyle ilçe kongresinde görüştük, derdimizi anlattık. Kendisi de Başkan Osman Okumuş’u çağırdı yanına, ” Şekeroba kasabasının sorunlarıyla uğraşacaksın” dedi.
Milletvekilleri gittikten sonra ise Belediye Başkanı Osman Okumuş ile yine konuştuk ve bize aynen şöyle konuştu: “Benim Şekeroba’ya yapacak hiçbir şeyim yok. Benimle hiçbir işiniz yok, alacaksınız tapunuzu, paranız yoksa almayacaksınız” dedi.”
Hatice Öner: “Ben eşimi kaybettim. Kimsem yok. Evim ve bahçeme ayrı ayrı değer biçilmiş. 50 bin TL ödemem isteniyor. Nerden alacağım bu parayı. Sokakta mı kalalım?”
VATANDAŞ BELEDİYEYE ÖFKELİ
Evlerinin açık ihale usulü satışa çıkarılması ve değerinin üzerinde satıldığını iddia eden vatandaşlar, satıştan belediyeye % 40 pay verilecek olmasından dolayı, belediyenin elde edeceği gelir için kendilerine yardımcı olmadığını ifade ederek; “Seçimde verilen sözler nerede kaldı” diye öfkelerini dile getirdiler.
