FaturaVizyon KMS ve KM Belediyespor’un da yer aldığı 2 ve 3. Ligde ilk yarılar sona ererken; her iki takımımızda beklentiden uzak kaldılar. Bu arada ilk yarısının son iki haftasına girilen BAL’da da Beyoğlu ve Elbistan Belediyespor, hayal kırıklığı oluşturdu…
Kahramanmaraş’ın iki takım ile mücadele ettiği profesyonel liglerde ilk yarılar tamamlandı.
Spor Toto 2. Lig’de FaturaVizyon KMS, Spor Toto 3. Ligde KM Belediyespor, ilk yarıdaki maratonu istenen ve beklenen yerde bitiremediler.
**
FaturaVizyon Kahramanmaraşspor:
Kırmızı-beyazlılar, 17 takımlı 2. Lig Kırmızı Grup’ta ilk yarıda oynadığı 16 maçta 7 galibiyet, 6 beraberlik ve 3 te mağlubiyet aldı.
Galibiyetler Çankırı (3-0), Tepecik (3-1), Fethiyespor (2-1), Bozüyük (1-0), Pendik (1-0), Sakarya (3-2), Tarsus (3-0) karşısında elde edildi.
Çankırı ve Sakarya galibiyetleri dış sahada alınırken Tepecik, Fethiye, Bozüyük, Pendik, Tarsus maçları da iç sahada kazanıldı.
Beraberlikler Ünye (0-0), Turgutluspor (1-1), İstanbul Güngören (0-0), Hatay (1-1), Giresun (1-1) ve Polatlı BUGSAŞ (0-0) karşısında geldi.
Bu 6 beraberliğin 3’ü (Ünye, Hatay, Giresun) iç sahada alınırken 3’ü de (Turgutlu, İstanbul Güngören ve Polatlı BUGSAŞ) dış sahalarda elde edildi.
Bandırma (3-2), Nazilli (2-0) ve Sarıyer (3-1) karşısında FaturaVizyon KMS mağlup oldu.
Kırmızı-beyazlılar ilk yarıda aldığı 3 mağlubiyeti de dış sahada aldı.
İçerde oynanan 8 maçta 5 galibiyet, 3 beraberlik karşılığı 18 puan toplayan FaturaVizyon, bu maçlarda 12 gol atarken, 45 de gol yedi.
Dışarıda oynanan maçlarda ise 2 galibiyet, 3 beraberlik ve 3 de mağlubiyet alan Kahramanmaraşspor, 9 puan topladığı bu maçlarda 10 gol attı, 11 gol yedi.
Toplamda ise 16 maçta 7 galibiyet, 6 beraberlik ve 3 mağlubiyet alırken; 27 puan topladığı bu maçlarda 22 gol attı ve 15’de gol yedi.
Kırmızı-beyazlılar, ilk yarıyı 5’inci sırada tamamladı.
**
Kahramanmaraş Belediyespor:
Mavi-beyazlılar, 18 takımın yer aldığı Spor Toto 3. Lig 3. Grubunda 17 maçta 13 galibiyet alırken, 4 kez de mağlup oldu. Belediyespor, hiçbir maçında sahadan beraberlikle ayrılmadı.
Deplasmanda YİMPAŞ Yozgat (2-1), Sancaktepe Belediye (3-0), OYAK Renault (1-0), Erzurum Büyükşehir Belediye (2-1), Kocaeli (2-0), Diyarbakır (1-0) ve Mardin’i (3-0) mağlup ettiler.
Dış saha mağlubiyetleri ise Altınordu (2-1) ve Gümüşhane (1-0) karşısında alındı.
Dışarıda 7 galibiyet alan Kahramanmaraş Belediyespor, 2 de mağlubiyet ile döndü. 21 puan topladığı bu maçlarda 15 gol attı, 5 de gol yedi.
Mavi-beyazlılar iç sahada ise Beylerbeyi (5-0), Isparta Emre (2-1), Maltepe (1-0), Çorum Belediye (1-0), Arsin (3-1), Elazığ Belediye (1-0) karşısında galip geldi.
Belediyespor, iç sahada Keçiörengücü’ne 3-2, Darıca Gençlerbirliği’ne 4-3 yenildi.
İçerde 6 galibiyet ve 2 mağlubiyet alan ekibimiz, 18 puan topladığı bu maçlarda 18 gol attı, 9 da gol yedi.
Belediyespor, ilk yarıyı 3’üncü sırada tamamladı.
**
FaturaVizyon’da istikrar yok:
Lige iddialı başlayan Kırmızı-beyazlılar, istikrarlı bir tablo çizemedi.
Galibiyet (G), beraberlik (B), mağlubiyet (M) olarak, ilk haftadan başlamak üzere elde edilen skorlar şöyle:
BGGBGBGMBMGGBMGB.
Yani 3 seri galibiyeti yok. En fazla 2’şer serisi var. 2 ve 3. hafta ile, 11 ve 13. Haftalarda seri galibiyetler alan Kahramanmaraşspor; bu anlamda istikrarsız bir tablo elde etti.
Kırmızı-beyazlılar, 16 maçta 2 kez 3 farklı galibiyet elde ederken; 1 kez de 2 farklı galibiyet elde etti. 4 maçtan da tek farklı galibiyetle ayrıldı. Beraberliklerinin 3’ü 0-0, 3’ü de 1-1 ile sonuçlandı.
2 kez 2 farklı, 1 kez de tek farklı mağlubiyet aldı.
**
Belediyespor, istikrarı yakalıyor:
Bu sezon ilk kez mücadele ettiği profesyonel ligde hedefini bir üst lig olarak belirleyen ve buna göre yapılanan Kahramanmaraşspor Belediyespor ise istikrar sembolü oluyor.
İlk yarıda oynadığı maçlarda ilk haftadan başlamak üzere galibiyet (G), beraberlik (B), mağlubiyet (M) olarak skorlar şöyle:
GGGMGGMMGGMGGGGGG.
Mavi-beyazlılar, bir kez 3’lük, iki kez 2’lik seri galibiyet yakaladığı ilk yarının son 6 haftasında da 3’er puan alarak müthiş bir ivme kazandı.
Kahramanmaraş Belediyespor ligin 4, 7, 8 ve 11’inci haftalarında mağlup olurken; 1,2, 3, 5, 6, 9, 10, 12, 13, 14, 15, 16 ve 17’inci haftalarında ise galibiyetler zinciri tutturdu.
**
Neden beklentiden uzak kaldılar?
Aslında beklenti ne idi; bunu açıklamak gerekir.
Kahramanmaraşspor yönetimi sezon başında oldukça mütevazi bir tablo çiziyordu. Hedeflerinin şampiyonluk olmadığını açık açık beyan ederken, üst lige çıkmak için çaba harcayacaklarını da ifade ediyorlardı.
Nitekim ilk haftalarda kısır da olsa alınan sonuçlar; hem yönetimin, hem teknik heyetin ve hem de camianın beklentisini üst çıtalara çekti.
Böyle olunca da sezon başında konulmayan hedef, kendiliğinden oluştu.
Kahramanmaraş Belediyespor ise, sezon başında ‘gerçekten’ büyük bir iddia ortaya koydu. Özellikle Belediye Başkanı Mustafa Poyraz, şunları söylüyordu; teknik heyet ile sözleşme imzalanması töreninde:
“Kentin zenginliklerini futbol ile tanıttık. Bu amaçla yola çıktık. Bunun için güçlü bir kadro oluşturduk. Oluşturduğumuz bu güçlü kadro ile imza töreni düzenledik. Bugün Kahramanmaraş Belediyespor için bir başlangıçtır. Bugünden sonra bu takım üst seviyelere doğru tırmanacaktır. Biz bu yolda takımımızın ve yöneticilerinin her zaman yanındayız”
**
Bünyamin Gezer, hayalperestliği:
Gelelim Kahramanmaraş Belediyespor’a büyük iddialarla getirilen Bünyamin Gezer konusuna.
Yazılarımı takip edenler, bugüne kadar bu konuda bir fikir beyan etmediğimizi bilirler.
Ancak, sezon başındaki imza töreninde söyledikleri hala internet kayıtlarında var.
“Belediyespor'da sportif danışman olmamın 2 nedeni bulunuyor. Birincisi bu teklifi getiren insanların güzelliği ve onları kıramamam, ikincisi de Kahramanmaraş’ın suyunu içmiş olmam ve kendimi buralı hissetmemdir.
Bu takım ile çok güzel başarılar elde edeceğimizi düşünüyorum. Bizim ilk hedefimiz takımı üst liglere çıkarmak ve alt yapısını güçlendirmektir. Kahramanmaraş'tan Tümer Metinler, Hakan Şükürler, Volkan Demireller ve Ergün Pembeler çıkarmak istiyoruz”
Bir kere şu gerçeği bilmemiz lazım: Şampiyonluğa oynayan ekiplerde öyle Tümerler, Hakanlar, Volkanlar, Emreler, Semihler kolay çıkmaz?
Çünkü, şampiyonluğa oynayan takımların hocaları da yöneticileri de genelde hazır isim isterler.
Kolay kolay öyle genç isimleri, tecrübesiz isimleri bir gün ‘Hakan olur, Oğuz olur’ diye sahaya sürmezler…
Eğer öyle olsaydı, bugün Türk futbolunda Emreler’den, Semihler’den geçilmezdi.
Değil mi?
**
Bu arada BAL’da yer alan takımlarımız da hayal kırıklığı yaşattı.
Özellikle Elbistan Belediyespor’un yıllardır söylediği ‘Kahramanmaraş Belediyespor bize engel oluyor?’ söyleminin gerçekliği olmadığı da ortaya çıktı.
Artık, Elbistanlı yöneticiler başarısızlıklarına nasıl bir kılıf bulurlar bilemeyiz.
Ama, il olacak düzeydeki bir ilçenin takımının bu durumda olmaması gerekirdi, diye düşünüyorum.
Beyoğlu ise yeni olmasının sıkıntısını çekti, ilk başlarda.
Sonradan toparlandı.
Epey de puan topladı ama yeterli değil.
Daha lazım.
Kalan maçlarda iki takımın da toparlanması gerekir.
**
Kahramanmaraşspor’da karışıklık mı var?
Günün son notu olarak, Kahramanmaraşspor’a dönmek gerekiyor.
Son haftalarda bir karmaşadır gidiyor.
Bilgi kirliliği de artıyor, bu karmaşa içerisinde.
Geldiydi, gittiydi..
Bir gün Feridun Kolat, Kahramanmaraşspor’u bırakıyor. Ertesi gün vazgeçiyor. Bir gün Kolat, takımı yeniden devrediyor, ertesi gün geri vazgeçiyor.
Söylentiler haber haline gelmeye başladı.
Kolat’ın Kahramanmaraşspor’u bırakırken öyle ‘Aha bıraktım’ deme şansının olmadığını mevzuat söylüyor, biz değil.
Yani iki mevzuat okunsa, bu haberleri yapanlar işin öyle olmadığını görürler.
Bir de girişim gurubu diye bir grup insan oturuyor, yardım toplayacaklar ama şartları var: “FaturaVizyon ismi kalksın…”
Olur, olur… Neden olmasın!
**
Neyse aklıma ne geldi?
Bizim Süleyman silah altına alınır ve acemi birliğinin yolunu tutar.
Teslim olur, bölüğe gönderirler.
Ertesi gün içtimada Süleyman en ön sıradadır.
Komutan sorar:
- Öndeki asker, adın ne senin?
- Sülemem komutanım.
- Oğlum. Adını sordum. Adın nedir senin?
- Sülemem komutanım.
- Oğlum niye söylemezsin.
Komutan birkaç kez daha sorar, ancak her seferinde aldığı cevap aynıdır: “Sülemem komutanım…”
Komutan kızar. Askeri çağırır yanına, iki tokat atar.
- Oğlum komutana böyle denir mi, söyle adın ne senin?
Asker yine başlar.
- Sülemem komutanım Sülemem.
İki tokat daha… Yine aynı soru, aynı cevap.
Bu arada, Süleyman’ın köyünden olan asker arkadaşı atılır.
- Komutanım, komutanım.
- Ne var asker?
- Komutanım onun adı Süleyman. O ‘y’leri söylemediği için ‘Sülemem’ diyor.
Konu açıklığı kavuşur ve ‘Sülemem’ diyen askerin adının Süleyman olduğu da ortaya çıkar.