RAKAMLARA fazla da boğmak istemiyorum ancak… Yine de Belediye Başkanı Mustafa Poyraz’ın ilk göreve gelişinden bu yana olan dönem üzerinde kısa bir "siyasi aritmetik" turu atalım. Belediye Başkanı seçildiği 15 Ağustos 2002 tarihinden bu güne “3854 gün” geçti. Belediye’yi ilk teslim aldığında bütçe “30 milyon”du, şimdi “250 milyon” oldu. 15 Ağustos 2002 tarihinden bugüne “İki yerel seçim” (28 Mart 2004 ve 29 Mart 2009) geçirdi. Kendisinin yerel iktidarında “üç genel seçim” (3 Kasım 2002 - 22 Temmuz 2007 - 12 Haziran 2011) gördü. İsimlendirerek değil rakamla, iktidarı muhalefeti dahil bugüne kadar toplam “18 milletvekili” ile çalıştı. Üçüncü kez muhtemelen aday adayı olacağı yerel seçimlere bugün itibariyle “389 gün” kaldı… Bu dönemini tamamladığında toplam “4243 gün” Kahramanmaraş ilinin Başkanlığını yapan bir başkan olarak tarihe geçecek. Ve… Ve en önemlisi de Mustafa Poyraz, öyle “kılpayı” falan değil, geldiği her seçimde rekor oylarla seçildi. Hatta daha ötesi toplam oyu diğer partilerin oylarının bütünün de üstüne çıkmış şekilde rahat seçimler aldı. Bunlar, Ankara’daki “karizmatik” ve “halkın sevgilisi” olmuş bir başbakanın gazıyla herkese nasip olmayacak yüksek oy oranları... 3854 GÜNDE NE DEĞİŞTİ? PEKİ 3854 gündür bu kentin başkanı olan Mustafa Poyraz’da ne değişim oldu? |
Biliyorsunuz hem bizim hem de kamuoyunun genelinin en büyük eleştirisi, “insanları dinlememesi” ve “dar çevreden çıkamaması” şeklindeydi…
Yaklaşık üç ay önce dostumuz Mehmet Beşen’le (sigortacı) sohbet ederken başkanda son birkaç aydır büyük değişimler olduğu yönünde iddiada bulununca güldüm, inanmadım…
Dedi ki Beşen; “Bir dene…”
Saat sabah 11.00’i biraz geçiyor. Hemen oracıkta cep telefonundan aradım, makamındaymış.
Saat 11.30’da makamındaydım. Saat 13.30’a kadar yani tam iki saat sohbet ettim. Bugüne kadar yazdığım her türlü eleştiriyi daha detaylı olarak yüzüne karşı yaptım ve her dediğimi de sonuna kadar dinledi.
Hatta zaman zaman lafıma girmesini istediğim anlar bile oldu diyebilirim.
Bu olayı üç ay önce yaşamıştım.
Bu üç aylık zaman diliminde kiminle konuşsam aynı şeyi söyledi: “Poyraz’da büyük değişim” diye…
Yazımıza “burun kıvıranlar” mutlaka çıkacaktır. Onları da ciddiye alırım ben.
Bu yazımızda dikkat ederseniz biz Poyraz’ın “belediyecilik” yönünü yazmadık. Sadece insanlara bakış açısının artık “daha insani” ve “daha sıcak” bir boyuta geldiğinden dem vuruyoruz.
Tekrar yukarıdaki rakamlara dönecek olursak…
Demokrasilerde bu süreler ve rakamlar çok önemlidir.
Bu kadar süreden sonra her insan zaten ister istemez bir takım değişimler geçirecektir.
Bu değişim sadece “yüzündeki kırışıklık” ya da “saçındaki beyaz” sayısının artması ile kalmayıp iyiye doğru daha insani bir boyut alıyorsa bu olumlu bir gelişmedir.
Net bir şekilde son söz olarak şunu söyleyebilirim: “Mustafa Poyraz, dünkü Mustafa Poyraz değil! Artık insanları dinleyen, biriyle tokalaşırken gözünün içine bakan ve daha saygılı daha sevgili bir karakter var!”
Belediyecilik yönü mü?
E onun için kadrolu gazetecileri var, sürekli bir arada olup her yere yanında taşıdığı ve sorulacak soruları bile beraber hazırladığı…
Onlar daha iyi yazar…
----------------------------------------------------------------------------------------------------
OKURA NOT: Bu yazımız bu sütunlarda belki biraz uzun zaman kalacak çünkü hafta içi İstanbul’da bir cerrahi operasyon geçireceğiz.
Eğer sağlığımız elverirse, sağ salim ayağa kalkarsak yazmaya devam yine devam ederiz.
Sevenlerimizden dua bekliyorum…
Sağlıcakla kalın…