Muhtemelen Kasım ayı içerisinde Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri gerçekleşecek. Oda üyeleri önce meslek komitelerini, ardından Meclis üyeleri KMTSO’nun yeni dönem başkanını seçecek.

Değişim gerekli mi, böyle bir beklenti mi var?

Değişim ihtiyaçtan doğan bir eylemdir. Kötü giden bir şeyler, beceriksiz bir yönetim varsa, temsil edilen makamın hakkı, ihtiyaçlara cevap verilmiyorsa, sorunlar çözüme kavuşturulmuyorsa... kısacası yolunda gitmeyen işler varsa istenir. Ancak değişim için de umut vaat eden, mevcuttan daha iyi, daha erdemli, güvenilir, şaibesiz ve işin ehli biri aranır.

Halk da iktidarları ülke iyi yönetilmiyorsa değiştirir. Kimseye kara kaşı kara gözü için oy vermez. Yaşam standartları yükseliyorsa defalarca aynı partiyi iktidara getirir. Yoksa sandığa gömer...

Oturduğunuz evi, kullandığınız eşyaları, otomobilimizi bile daha iyisi ile değiştirmek için çalışırız.  Hiç kimse ekonomisi kötüye gitmiyorsa son model otomobilini bırakıp çok eski miadı dolmuş bir otomobile binmek istemez. Örnekleri çoğaltabiliriz. Bazı durumlarda değişim istemek, bela aramak veya ihanettir. Sonu da hüsran olur. Elinde olan değerin kıymetini bilmek gerek.

Değerlendirmek gerekirse ki gerekiyor, Başkan Şahin Balcıoğlu’nun 2 yıllık süreçte karnesi çok iyi. Kişisel hırsları menfaatleri uğruna makamını kullanmamış.  Siyasete atılmak, milletvekili olmak için bir basamak olarak görmemiş. Kendi siyasetine alet etmemiş. Kaldı ki kişisel menfaatleri ve hırsı olmayan biridir. Hem Odasını hem de şehrimizi en iyi şekilde temsil eden beyefendi, donanımlı biri. Kimse çaldı, çırptı diyemez. Fazlasıyla milliyetçi, aidiyet duygusu olan adam gibi adam.  Kimsenin adamı da değil! Ayrıştırmayan, ötekileştirmeyen tam aksine ayrılıktan değil birlikten beraberlikten yana, ben değil biz diyebilen hizmet anlayışı ile hareket eden tertemiz bir insan. Gecesini gündüzüne katan kentin sanayisini geliştirmek için var gücüyle çalışan bir başkan. Üstelik sadece sanayinin gelişmesi için değil, turizmin gelişmesi için de önemli çalışmalara imza atmıştır.

2 yılda oda geriye gitmemiş tam aksine çalışmalar ivme kazanmış... Hal böyle olunca değişimden bahsetmek tuhaf değil mi? “Neyin hesabı yapılıyor, kim ya da kimlerin nasıl bir planı var, neyin peşindeler?” Diye sormadan edemiyorum. Birçok üyenin de benimle aynı düşündüğünü biliyorum. Çünkü araştırıyorum, soruyorum, kim ne düşünüyor, ne söylüyor haberdarım. Değişim rüzgarının estiği falan yok.

Ben sözü çok uzatmam, uzun cümlelerden hoşlanmam. Her zaman düşündüklerimi de net bir dille ifade etmişimdir.  Önceliğim dürüstlüktür. Bir insan mert değilse, dürüst değilse ağzıyla kuş tutsa benim için önemi yoktur. İnsanın aklına hep deli sorular getirir. “Acaba”lar gitmez kafamızdan.

Tabi başarılı olmak için dürüst, iyi insan olmak da yetmez. Bir kişi hem dürüst hem erdem sahibiyse işin ehlidir.

Sayın Balcıoğlu da hem dürüst hem de başarılı. O zaman neden değişim istensin? Devam etmeli, edecektir de. Takdir bu yönde olacaktır.

Ancak tekrar seçilince, kendisiyle yıllarca yol yürüyüp de her kararı beraber alan, imza atan fakat bugün her ne olduysa benlik davasına girenlerle hesaplaşır mı bilemiyorum. Çünkü çok fazla iyi niyetli.

Bakalım hayırlısı...

Bu konuda yazacaklarım bitmedi daha! İlerleyen zamanlarda paylaşacağım.