Hani deriz ya adam gibi adam olmalı diye. İşte   her yıl 10 ocak’ta kutladığımız  gün adam gibi çalışan gazeteciler günü  olmasını isterim.

Gazeteci; olayları ve konuları, kişiler hakkında bilgileri toplayıp derleyerek tarafsız yayınlayan, gazetecilik mesleğini icra eden kişidir. Gazetecinin gerçeğe, belgeye dayalı yazılar yazması gerekir. Demokrasinin merkez kurumlarından birisi olan basın yayın kuruluşlarında çalışan basın mensuplarının oldukça güç koşullar altında çalıştıklarını herkes bilir. Sıcak, soğuk, savaş, doğal afet gibi sıkıntılı günlerde basın iş başındadır. Hedefin bazen basın mensupları olduğu durumları okuyoruz.

 Ülkemizde birçok yerel ve ulusal medya kuruluşları bulunmaktadır. Toplumun haber alma için kulağıdır, sıkıntısını dile getirmek için de dilidir. Medya toplum üzerinde o kadar baskındır ki olmaması gereken asılsız bir haber vererek üzücü olayların meydana gelmesine neden olabildiği gibi, bazen de yapacağı uzlaştırıcı haberler ile bütünleşmeyi sağlayabilmektedir.

 Kalemlerini asılsız haber için kullananlar, birilerini hedef göstererek gazetelerinde bilgi ve düşünce kirliliğine yer veren gazetecilerin varlığını düşünmek dahi istemeyiz. Ancak üzülerek belirtmek gerekir ki bazı basın mensupları meslek etiğini çiğneyebilmektedir.

Çoğalan haber kitlelerinin çeşitliliği, bazı olumsuz durumlara sebebiyet verebilmektedir. İnanıyorum ki sayıları çok olmayan bu meslek anlayışındaki gazeteciler kalemlerini doğrudan yana, haktan yana kullanıp, varsa yanlışlıkları da mertçe, açık sözlülük ve insan haklarına saygı göstererek yazan, saygı duyulan gazetecilerimizin arasında eriyeceklerdir.

52. yılını kutlayan Çalışan Gazeteciler Günü Bayramı her yıl 10 Ocak’ta kutlanmaktadır. Mazisi 1961 yılına dayanmaktadır. 10 Ocak 1961 yılında 212 sayılı yasa yürürlüğe girerek gazetecilerin çalışma koşullarını yeniden düzenlemiştir. Bu yasa ile Türk basınına demokratik düzenlemeler getirmiştir. Böyle emek sarf edilen meslek için Çalışan Gazeteciler Günü ya da Bayramı ifadesinde, bana göre “çalışan” ifadesi anlamı bozmaktadır.

Gazeteci her ortamda gazetecidir. Eli kalem tuttukça yazar. Beyninde dahi yazar. Meslekten belki resmen ayrılabilir ama ruhen ayrılamaz, sürekli okur ve yazar. Fiilen çalışamayan emektar gazetecileri bugünün dışında tutmak bence etik olmayabilir.

Birçok meslekte olduğu gibi gazetecilerin de aynı çatı altında toplanmaları ortak bilgi ve fikir paylaşımlarının rahatça yapılmalarını sağlayabilir. Bir oluşum içerisinde tek payda altında hareket etmek, meslek etiği ve başarısını etkileyebilir.

Zor koşullarda  toplumun bilgilendirilmesi, aydınlatılması gibi toplumsal ve kutsal bir görevi yerine getirmekte olan değerli basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler, adam gibi gazeteci meslektaşlarımın  Gününü kutlar saygılarımı sunarım.