Özel Okullar 17 Ağustos da uzaktan eğitime başladı, Devlet okulları ise 30 Ağustos da Uzaktan eğitime başlayacaklar, 21 Eylül de ders zilinin çalacağını, özel okul ve devlet okullarının Pandemi Süreci ve Korona Virüs tedbirlerini aldığını ifade eden KÖKDERBİR Başkanı İbrahim Gülsu, okulların açılması ile ilgili basın açıklaması yaptı.
OKULLAR HER HALİYLE SOKAKLARDAN DAHA GÜVENLİDİR
Başkan İbrahim Gülsu basın açıklamasında şunları söyledi:
“Birkaç haftadan beri ülke gündemini işgal eden, okulların açılması hususu, ülkenin milli meselelerinden birisi olmasına rağmen konunun siyasileştirilmesini üzüntüyle karşılıyoruz.
Yine üzüntüyle ifade etmeliyim ki konuyu daha çok eğitimci olmayanlar tartışmaktadır. Ülkenin geleceğini çok yakından ilgilendiren bu konunun ‘gündelik’ bir tartışma haline dönüştürülmesini esefle izliyor ve kınıyoruz.
Bugün ülkemizdeki tüm işyerleri ‘kontrollü hayat’ şartıyla açıktır. Bu nedenle aklıselim olan herkes tarafından okulların sokaktan daha güvenli olduğu kabul edilmektedir. “Kontrol, hijyen ve mesafe” kurallarına uyan okullar açılmalıdır.
Elbette çocuklarımızın sağlığı çok önemlidir. Bu konuda toplumun en duyarlı kesimi eğitimcilerdir. Ne yazık ki sokak, çarşı ve pazarların durumunu konuşmayan insanlar okullar açılmasın yaygarası yapmaktadır. Özellikle sosyal medyada bu konuyu gündemde tutanların arka planına bakmak gerek.
İlk, orta ve lise eğitimi mutlaka yüz yüze yapılmalıdır. Çünkü bu kademe okullarımız birer akademik kurum değildir. Bu kurumlarda öncelik eğitimdir. Bu kurumların görevi; iyi insan, iyi vatandaş yetiştirmektir. Uzun süreli durağanlık, öğrenciyi de öğretmeni de tembelleştirecektir.
Bize göre sanki birileri ülkede okulların açılmasını istemiyor. Bu bize kaos fırsatçılarını hatırlatıyor. Bu kadar önemli olan bir konu birilerinin eline bırakılmamalı, Türkiye Büyük Millet Meclisinin ve kamuoyunun ortak kararıyla çözülmelidir. Hayat normale dönmelidir. Bu virüsle yaşamasını öğrenmemiz gerekiyor.
Okulların açılmasının özel okullar üzerinden tartışmaya açılmasını asla doğru bulmuyoruz. Bu tür davranışları esefle karşılıyoruz. ‘Özel okullara kaynak temini’ gibi izansız, mantıksız bir yaklaşımı ise akıl tutulması olarak kabul ediyoruz. Bilindiği gibi özel okullardaki sınıfların öğrenci mevcudu on beş–yirmi civarındadır. Özel okullarda öğrenci yoğunluğunun az olması bu süreçte sağlık açısından çok ciddi bir avantajdır. Kamuoyu bunun farkındadır. İstenen sağlık ve fiziki şartları yerine getiren özel-resmi okullar kesintisiz eğitime devam etmelidir, kanaatindeyiz. Yoksa özellikle Anadolu’daki özel okulların yaşaması mümkün değildir” dedi.
