Adayların belirlenmesine kısa bir zaman kala kulislerde de tahminler aldı başını gidiyor. Tahmin yürütmek, kritik yapmak, eleştirmek kadar doğal birşey yok. Hepimiz de yapıyoruz zaten.

Ancak bir de dedikodu yapanlar, aday adaylarını yıpratmak için ‘hırsız, namussuz’ diye iftira atmaya çalışanlar var. Herkes kendine yakışanı yapar. Elinizde bu söylediklerinizi kanıtlayacak deliliniz yoksa yada bu ithamlarda bulunurken gözünüzle tanık olmadıysanız o da sizin karakterinizi ortaya koyar.

Ne güzel söylemiş Hz. Mevlana “Lakin bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de söyleyene bakarım adam mı diye.” Başka söz ne gerek. Anlayana...

Evet, muhtemelen bu ay sonuna kadar AK Parti adaylarını belirleyecek. AK Partinin aday belirlemede yedi kriteri vardı. Aday adayları incelenecek karar verilecek. Önce büyükşehir adayı ardından ilçelerin adayları açıklanacak. Kim kimin adayı olursa olsun, kriterler ne olursun olsun, herşey de olduğu gibi makamlarda nasip işidir. Zaten hayatımız bir sınav değil mi? Kimine makam verilerek, kimine zenginlik, kimine fakirlik, kimine hastalık vs. verilerek bu hayatta en büyük sınava tabi tutulur. Bu yüzden bu işler nasip işi, Allah kime nasip ettiyse birşeylerin vesile olmasıyla netice bulur.

Birilerini karalamak yerine yada güçlü görünenin yanında yer almak yerine, başarılı olabileceğine inandığımız kişileri, anlatarak, gündeme getirerek, onlar hakkında kamuoyu oluşturmamız gerek ki; onların gücüne güç katalım, beraber yürüyelim, başarıyı elde edelim.

Büyükşehir olarak ilk belediye başkanımızı seçeceğiz. Önümüzdeki süreç kentimiz için çok önemli. İlk yapılanma, sorumluluğu çok ağır.

Büyükşehir belediye başkan aday adaylarından şu ana kadar Mehmet Fatih Uğurlu ve Serdar Erdoğanyılmaz basın toplantısı gerçekleştirdi. Ben Sayın Uğurlu’nun toplantısına katılamadım. Kendisini dinleme şansım olmadığı için yorum yapmıyorum. 

Hukukçu - İnşaat Mühendisi Serdar Erdoğanyılmaz’ın, basın mensuplarına bütün samimiyetiyle Kahramanmaraş’ın ihtiyaçlarını ve gerçekleştirmeyi hayal ettiği projelerini anlattığı toplantısına katıldım.

Zaten kendisi aday adayı olmadan önce de kendi köşesinde kaleme aldığı yazılarında ve TV programlarında memleketin sorunlarını, yapılması gerekenleri hep dile getiriyordu.

O gün basın mensuplarıyla sohbetinde de en büyük projesinin  “Ben değil biz diyebilmek” olduğunun altını çizdi. İstişare ile en doğru kararların verileceğini belirtti. Elele vermenin birlik olmanın önemine değindi. Serdar Bey’in bu fikrine katılmamak mümkün mü? Bence de en büyük sorun biz olamamız. Herşeyde ben diye düşünmemiz. ‘Biz’ desek işler yoluna girecek. Tıpkı bir aile gibi.

Belediyelerin, teknik ekip ve hukuk mücadelesi en büyük sorunlarından. Teknik ekip zayıf olduğundan yerinde tam anlamıyla hizmet yapılamıyor yada yap - boz oluyor. Yasal mevzuat bilgileri eksik olduğundan bir çok konuda mahkemeye düşüyor. Hal böyle olunca hizmet duruyor, işleyiş yürümüyor. 

Serdar Erdoğanyılmaz hem hukukçu hemde inşaat mühendisi, üstelikte bilirkişi avukat. Ufku açık, hırsları olmayan mütevazı bir insan. Büyükşehir belediye başkanlığı için bence mükemmel bir isim.

Üstelik, kimsenin adamı olduğunu da düşünmüyorum. Herşeyden önce kendi adam gibi adam. “Memleketime büyük eserler kazandırmak istiyorum, el ele vererek başarabiliriz” dedi bu yola çıktı. Bizim, Serdar bey gibi donanımlı yöneticilere ihtiyacımız var.

Allah yolunu açık etsin, memleketimiz için hayırlısı olsun diyorum. Esenkalın.