Onurlu ve gül yüzlü başbakanı bu ülke çok arayacak..!
Yüzde 10 oy alan yüzde 24 oy alan genel başkanlar koltuklarını bırakmadığı bugün sadece koltuğunu değil başbakanlık ve siyaseti de bırakma kararı alan Başbakan Ahmet Davutoğlu kararı hem devlet adamlığı örneği hem de Türkiye siyasetine yeni bir çizgi getirdi..
Bizim gazeteci olarak anladığımız: “ Ben kavga istemiyorum, siz beni adam yerine koymadınız bende gidiyorum, sizi üzeceğime , kendimi kırar kendimi yakarım, kendim acıyı sineye çekerim , kendim giderim,” dedi.. bizim anladığımız bu..
Hani söyledi ya : “Gazetecilerin yazdığı veya kimin ne yazdığı önemli değil omuzlarımızda ki iki meleğin ne yazdığı çok önemli biz ona bakıyoruz “
Mutabakatın olmadığı yerde de genel başkanlığa aday olmayı düşünmem. Düşünmüyorum.. Önümüzdeki olağanüstü kongrede bu şartlar altında aday olmayı düşünmüyorum" dedi... sözleri ile siyasette son noktayı koydu..
Çok önemli bir konu: iki başlı olmak çok kötü bir olay !
Dünde yazmıştım: Dere geçilirken at değiştirilmez diye !.. ama başbakanımıza da saygı duyuyorum..
Çünkü o bizim :” Ahmet ağabeyimiz – canımız “ aldığı karara saygı duyarız..
Gül yüzlü başbakan Ahmet Davutoğlu, ayrılık gerekçesini de şu sözlerle anlattı: "Yoldan önce yol arkadaşı sözü vardır. Ben yola çıktığım arkadaşlarımın benimle olmalarını isterim. Olmadıklarında da bana söylemelerini isterim,” mesele burada..
Bir insanı tanımak için onunla yola çıkacaksın, ortak yemek yiyeceksin, alış veriş yapacaksın ki o insanı tanıya bilesin tabi insan varsa !..
Bu bağlamda : Başbakan :” Son MKYK'da yaşananlar çok önem arz etmiyor. İlk imzayı ben attım. Ancak takip edilen yöntemi refik olarak düşünmedim, “ bu söz önemli
Bir oyundur oynanıyor..
Yukardaki cümleyi yeniden okuyunuz..
Davutoğlu : “Bu anlamda yaptığım istişareler neticesinde AK Parti’nin birliği için refik değişmesindense genel başkanın değişmesinin daha doğru olacağını düşündüm. Bu şartlar altında aday olmayı düşünmüyorum" dedi.
Davutoğlu, "Kim ne yapmış olursa olsun, herkese bu anlamda hakkımı helal ediyorum ve Konyalıların da kimseye sitem duymamasını istirham ediyorum" diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu ayrıca, "Seçmenlerle dört yıllık bir hukuk oluşturmuştuk; bunun daha kısa sürmesi benim tercihim değil, ortaya çıkan bir zaruretin neticesidir" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, "Son 25 yıldır modern tarihin en köklü dönüşümlerini geçirmekte olduğu bir sürecin içindeyiz. Bu 25 yıllık tarihte bir akademisyen olarak, Başbakan Başdanışmanı, büyükelçi, Dışişleri Bakanı ve Başbakan olarak aziz milletimizin hizmetinde olmak benim için en büyük gurur vesilesi olmuştur.
Başbakanın basın açıklaması : “ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ’Emanetçi başbakan istemiyorum’ sözüne atıfta bulunan Davutoğlu, "Bütün bunları yaparken temel sorumluluğum Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak taşıdığım ağır sorumluluğun hakkını vermekti. Olağanüstü kongrede Sayın Cumhurbaşkanı’mızın da vurguladığı gibi bu dönem güçlü cumhurbaşkanı, güçlü başbakan dönemiydi. Ben o gün Sayın Cumhurbaşkanı’mızın vurguladığı prensibi hayata geçirmeye gayret ettim. O gün Sayın Cumhurbaşkanı’mız ’Emanetçi bir başbakan istemiyorum’ demişti. Doğru bir tavırdı. Ben emaneti üstlendim ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunun da hakkını vermek için gece gündüz çalıştım" diye konuştu.
Yoldan önce yol arkadaşı’ vurgusu yapan Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu: "Ben yola çıktığım arkadaşlarımın birlikte olduğumuz inancıyla omuz omuza benimle olduğundan emin olmak isterim. Benimle olmadıkları anda da bunu bana söylemelerini arzu ederim. Bu bağlamda son MKYK’da yaşananlar ve önergenin kendisi parti usulleri bakımından benim açımdan çok büyük bir önem arz etmiyor. Onun için ilk imzayı kendim attım.
Son sözleri ise : Kimseye kırgınlık ve öfke duymadığını vurgulayan Başbakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biliniz ki Hazreti Mevlana’nın torunu olarak, sevgi dışında yüreğimde hiçbir şey yok. Kimseye sitem, öfke, kırgınlık taşımıyorum. Kim ne yapmış olursa olsun, herkese bu anlamda hakkımı helal ediyorum ve Konyalıların da kimseye sitem duymamasını istirham ediyorum. Allah’tan üstün olan yoktur. Şimdi de Allah’a tevekkül eder yolumuza devam ederiz. Bütün seçmenlerimizin ve özellikle de Konyalı seçmenlerimizin partimizin birliği ve beraberliği içinde eskisinden daha fazla çalışmalarını rica ediyorum"
Kim haklı , kim haksız bunu önümüzdeki süreç gösterecektir..
Sabah işe gelirken kiminle konuşsam : herkes üzgün herkes biraz öfkeli , ama herkesin ortak noktası ise:” Ahmet Davutoğlu bir Kahraman”
Bu şartlarda siyasette devam etse erirdi.. Şimdi o bir Kahraman diyorlar..
Bu Kahraman ‘ı takip ediniz..
İyi günler..
