Bir teknik adam düşünün. Tanınmış, ünlü bir spor adamı. Takımın kaderine hükmeden seçici.

Maça iddialı girmek, kazanmak istiyor haliyle. Rakibini küçümsemekle kaybedeceği çok şeyin olabileceğini tahmin ettiğinden, pano üzerinde futbolcularına taktik veriyor.

“Defansa çekilmek yok, kaleyi gördüğünüzde, uzaktan da olsa şut çekin. Yağmuru ve rüzgârı hesaba katarak oyun oynayın. Fazla çalıma gitmeyin. Rakibi oyundan düşürün, hata yapmaya zorlayın, galip gelmek için sadece göbekten değil, kanatları da iyi kullanın. Hadi göreyim sizi. Kesin galibiyet istiyorum!”

Atak oynayan, kanatları çok iyi kullanan, takım oyunun benimseyen, kendine değil, takımı için oynayan takımlar her zaman galip gelmiştir.

Ben ve biz ruhu, her platformda kendini gösterir, göstermiştir.

*

1 Kasım seçimlerinden sonra, Ankara şunu söyleyebilir, isteyebilir.“Arkadaşlar, dengeleri korumamız lazım. Kahramanmaraş bizim için önemli. Bakın Mahir bey bizim içinde, sizin için de marka, artı değer. O zaten gurup başkanvekilimiz,  vekiliniz. Metin beyi de MKYK üyesi yaptık, ama Maraş’ta iki Ahmet var, biri Av. Ahmet Özdemir, diğeri de hâlihazırda,  vekaleten de olsa il başkanlığını yürüten av. Ahmet Güngör. Bir de Ö.O. B. Debgici var ki, onu düşünmüyoruz. Bizim için denge unsuru önemli”

Bu söylemlerin, bu düşüncelerin içinde başka tavırlar, yer ayırtmalar, koltuk ayarlamalar, ya da birilerinin üzerini çizmeler olabilir. Siyasetin nüvesinde var bu, ruhunda kayıtlı.

O bakımdan, söylenenlerin, dil ucuyla sağda solda dillendirmelerin hiçbir kıymeti harbiyesi yok.

Ne zaman ki atama yapılır, ne zaman ki genel kurula gidilir, delegeler tercihini yapar, o vakit o isim kayıt altına alınmış demektir.

Yalnız şunu gördüm, bunu bilirim, Fatih Erkoç’un Ankara nezdindeki ağırlığı müthiş. Etkili olduğunu her fırsatta göstermişti, sanıyorum Cuma günü adayların belirlenmesinde de bu güç kendini gösterecek, belki de Uğur Dilipak ve Nursel Reyhanlıoğlu bir kere daha aday gösterilecektir.

Gösterilmeyebilirler de… Çünkü kabul görmedi, tabanda tutmadılar.

İlker Çitil derseniz, biraz da sayın Nevzat Pakdil’e bağlı, onun ismi ve gücü ile orantılı, bağlantılı. Şu da var, Afşin’den bir aday gösterilmez ise, AK Parti bu ve gelecek dönemde Afşin’i kaybedebilir.

Bu isim dışında alternatif olarak, belki de ilk şık olarak Hamit Bülent Eken ya da Koray Kıraç, listede olursa kimse hayret etmesin, şaşırmasın! Siyasette 1 saat çok erken…

Benden hatırlatması…

*

Tüm müsabakalar, tüm savaşlar taktiklerle kazanılıyor. Baldır kültür giderseniz düşmanın üzerine, rakibinize yüklenirseniz bilinçsizce, onsekiz dışından atılan gol, taktik maktik dinlemez valla, sahadan boynu bükük ayrılırsınız.

Son söz olarak şunu söyleyebilirim, 1 Kasım genel seçimlerinden sonra çok kişi masaya yatırılacak ve by-pass edilecek.

Kimileri siyasetin derinliğine gömülürken, birileri de zirveye tırmanacak!