BİR kaç gün önce İstanbul’dan sevgili dostumuz Bilal Ardıç kaptanlığında kısa bir Güneydoğu gezisi yaptık. İçimizin burkulduğu anlarda oldu, sevinçten uçtuğumuzda…

Sabah güneşin doğuşunu izlemek için çıktığımız Nemrut Dağında gördüklerim keyfimi kaçırdı. Dağda, bizden başka gelen gruplarda vardı ve insanlar hoyratça fotoğraf çektirmek için o heykellerin üzerine çıkıyordu.

Kalıntıları koruma görevi üstlenen ve yakasında görevli' kartı bulunan bir kişi, birkaç dakikada bir düdük öttürmekten, bir de “Giriş parası ödediniz mi?” diye yakalayabildiğine sormaktan başka iş yapmıyordu.

Görevli olduğunu söyleyen kişi ile ayaküstü sohbet ettik. Burayı bir özel şirket kiralamış ve onların adına çalışıyormuş. Yaptıkları sadece temizlik ve güvenlikmiş ama gelenlerden sadece para istemekten başka bir şey yaptıkları yoktu zira gelen yabancı bir grubun heykelden hatıra amaçlı taş kopartıp almasına bile sessiz kalıyordu görevli.

Bilirsiniz… Nemrut Dağı hep Malatya ile Adıyaman arasında sahiplik anlamda problem olmuştur. Oranın yerlisi bir vatandaştan öğrendik, Nemrut'u mahkemede Adıyaman kazanmış.

Peki sadece mahkemede kazanmak yetiyor mu ey Adıyamanlı yetkililer?

Nemrut'a bir an önce sahip çıkılmazsa 20 – 30 yıla kalmaz buranın hiçbir tarihi özelliği kalmaz. Yazık, hem de çok yazık!

Dağ köyünde bizi mutlu tek olay ise, 40’lı yaşlarda olan bir Ahmet Sarıçerçi isimli bir vatandaşın, haftalık şekilde şehirden getirtip gün sırasıyla okuduğu gazetemiz Habertürk’tü.

GÜNEYİN NAZLI GELİNİ NİSSİBİ

ASLINDA adını ilk olarak geçen sene Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay’dan duymuştum Nissibi Köprüsü’nün.

Atatürk Barajı üzerine kurulan ve Adıyaman – Kâhta – Siverek ve Diyarbakır’ı birbirine bağlayacak Nissibi Köprüsü’nde son segmentin yerleştirilmesiyle köprünün iki yakası birbirine kavuştu ve köprü yaya trafiğine açıldı.

İstanbul’un incileri Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinden sonra Türkiye’nin 3. büyük köprüsü olan Nissibi Köprüsü, devasa görüntüsüyle bizi adeta büyüledi. Projenin tamamı Türk mühendis ve mimarlara ait olan Nissibi Köprüsü’nün tamamlanması, bölgede yeni bir turizm heyecanına neden olmuş.

Emeği geçenleri kutluyoruz.

AHMET BİNGÖL DİYE BİRİ…

URFALI seçmen çok enteresan. Tepki vermesi gerektiğinde bu tepkisini demokratik yollardan en ağır şekilde gösterebiliyor. Ki, yakın tarihte gösterdiği bir “Fakıbaba vakası” hâlâ zihinlerimizde duruyor.

Urfalı seçmen, seçimle çok ilgili ve son derecede seçici davranıyor, blok oy kültürü çok yoğun. Yani desteklediğini tam destekliyor, desteklemediğine de zırnık koklatmıyor.

Bir Harranlıya sorduk, “bu seçimde ne yapacaksınız?” diye, “Ahmet Bingöl’ü bekliyoruz” dedi.

“Kimmiş bu Ahmet Bingöl?” diye araştırdığımızda karşımıza İstanbul’daki meşhur Ziya Şark Sofralarının sahibi çıktı.

İlginç bilgiler aldık ama yerimiz kalmadı. İlerleyen günlerde yazacağız.

Şimdilik bu kadar…

*           *          *

 

25 Ocak 2015 tarihli Habertürk Gazetesi, Güneyli ekinde çıkan Yener Atlı'nın köşesinden alınmıştır.