BÜYÜKLERDEN dinlemiştik. 1960’lı yıllardaki Maraş siyasetinde bugün için çok ilkel kalan, kaba ve çirkin sloganlar kullanılarak seçim kampanyaları yürütülürmüş. Tabi bu sloganları parti sözcüleri değil, parti sempatizanları kullanırmış.
Mesela Demokrat Parti’nin zaferle çıktığı bir seçimde parti sempatizanları, Akdere’de bindikleri kamyonla Uzunoluk’tan aşağı doğru inerken şu sloganı atıyorlardı: “Demokrat yedi lokumu, halkçılar yedi b.kumu…”
Bu sloganlardan sonra seçimin hemen akabindeki pazartesi günü belediye’nin hemen karşısındaki kanalizasyon borusu patlamış ve çok afedersiniz lağım suları belediyeyi basınca CHP’liler çok büyük keyif yaşamışlar ve “İşte ilahi adalet. B.ku kimin yediği belli oldu…” diyerek eğlenmişler…
BİR KEÇİ İLE AŞK YAŞAYAN MARAŞLI SİYASETÇİ
YİNE 1970’li yıllarda ise “Keçi filanca” hikâyesini duymayan yoktur. Bugün halen hayatta olan bir hemşehrimiz Belediye Başkanlığı’na aday olmak istediğinde öyle bir dedikodu yapılmış ki, adamcağız adaylıktan çekilmek zorunda kalmış ama halen adı “bir keçi ile aşk yaşayan Maraşlı siyasetçi” olarak anılır. (Ben açıkça yazamıyorum tarzım değil ama buradan Mehmet Fiskeci Abimize çağrıda bulunalım, merak edenler için bu konuyu kaleme alsın)
Artık 2 binli yıllardayız, bu ilkellikler bitmiş olması gerekir değil mi?
Ama bitmiyor, bitemiyor!
Bilmiyorum bu ilkellikleri yoksa bu halkta mı seviyor yoksa?
Hoşlarına mı gidiyor acaba?
Hele şu sosyal medyadaki çirkinliklere bir bakın!
Nasıl çirkefleşerek paylaşımlarda bulunuyorlar.Bu tarz politika yürütenler bilmeli ki, sizden iğreniyoruz aşağılık adamlar!
İŞTE ANLATMAK İSTEDİĞİMİZ TAM DA BU!
YILLARDAN beridir yazılarımızda hep şunu savunduk: “Bu kentin bir adım öne gitmesini istiyorsanız kent içi bürokrasi atamalarında İlle de Maraşlı olsun, çamurdan olsunanlayışından vazgeçilmelidir! Bu kente hizmet edecek bürokrat nitelikli, nicelikli ve işinin ehli ise ister Edirne’den, ister Kars’tan gelsin fark etmez, yeter ki bu memlekete liyakatıyla hizmet etsin.
Eğer siz Maraş milliyetçiliği yapmak istiyorsanız bunu kent içinde değil, kent dışında Ankara’da, İstanbul’da, Bursa’da, İzmir’de yapın, bu kentlerde önemli görevlere hemşehrilerimizi getirerek bir Maraş diasporası oluşturun…”
Yıllardır benim bu fikrimi bilip benimseyen arkadaşlarımdan birisi de Sevgili Işık Özkan’dır.
Işık önceki gün aradı ve “Dediğin, savunduğun bir olay gerçekleşti tek cümle yazmadın” dedi ve hafif yollu da fırçaladı.
Uzun yıllar Kahramanmaraş Belediyesi’nde görev yaptıktan sonra bizzat Başbakan Erdoğan’ın talimatı ile İstanbul’a götürülen hemşehrimiz Mimar Hacı Mehmet Güner, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü görevine atanmış.
İşte anlatmak istediğimiz de tam da bu dostlar!
Kahramanmaraş’ın Büyükşehir olmasıyla beraber eğer yeni başkanımız iyi değerlendirebilirse belediye adına çok büyük şekilde istifade edebileceğimiz bir makamda şimdi bir hemşehrimiz oturuyor.
Şimdi Maraş siyasetçisinin yapması gereken, bu makamda oturan kişiyi gözü gibi koruyarak, destekleyerek, sahip çıkarak kentin istifadesine sunmasıdır.
Bu vesile ile hemşehrimiz Mimar Hacı Mehmet Güner’i tebrik ediyoruz ve sonuna kadar arkasında olduğumuzu belirtiyoruz.