31 Ocak 1968 tarihinde Ankara stüdyolarında ilk deneme yayınlarına başlayan ve henüz tek kanallı olduğu için adı sadece TRT olan Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu'nun Türkçe yayın yapan kanalında 1970’li yıllarda yayınlanan bir dizi film vardı: “6 milyon dolarlık adam” diye…

Olağanüstü güçlerle donatılmış bir biyonik adamın maceralarıydı ve iyilik timsali bir kahramandı.

Geçtiğimiz hafta İstanbul’daki hemşehrimiz Cemal Özdemir’le sohbet edince aklıma geldi TRT’deki “6 milyon dolarlık adam” dizisi…

Türk Belediyeciliğinin profesyonel anlamdaki en önemli makamı olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İştirakler Daire Başkanı Cemal Özdemir, toplam 23 bin kişinin çalıştığı 6 milyar dolarlık bir bütçeye sahip olan 25 şirketin tamamının en tepesinde olan bir kişi.

Tabi bizimkisi 6 milyon değil, 6 milyar dolarlık adam. J

Yani deyim yerindeyse Kadir Topbaş’ın, İstanbul’un kasasını emanet edecek kadar güvendiği ve Başbakan Erdoğan ile ailece tanışıp görüşen ve bu güce karşın bir o kadar da mütevazı bir hemşehrimiz.

Çok uzun yıllardır tanırız Cemal Beyi. Akrabalık bağlarına sahibiz. “Doğru”larına her zaman tavizsiz yürüyen bir kişiliktir. Samimidir, içtendir ve en önemli özelliği ise uzakta da olsa içinden Kahramanmaraş geçen her muhabbette heyecan duymasıdır.

Şimdi yeni dönemde Kahramanmaraş’ın Büyükşehir statüsüne kavuşmuş olmasının, akılcı yöntemlerle bu kenti uçurabileceğini belirtiyor ve Ak Parti Büyükşehir Adayı Fatih Mehmet Erkoç’tan çok umutlu olduğunu söylüyor.

“Peki” diyoruz, Özdemir’e, “Sizin yani İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, bu yeni dönemde Kahramanmaraş’a bir katkısı olabilir mi?”

VATANDAŞIN DİLİ İLE KONUŞAN BİR KADRO

CEMAL Bey, Erkoç’un istemesi durumunda yasalar çerçevesinde teknik ekipman ve profesyonel yöneticilerle her türlü desteği sağlayabileceğini ve dahası Kadir Topbaş’ın da Kahramanmaraşlı’yı çok sevdiğini söyledi.

Özdemir’e bizim aracılığımızla belediyenin siyasi kadrolarına bir mesajı olup olmadığını da sorduk.

Cemal Bey, Büyükşehir adayı Fatih Mehmet Erkoç Başkanın uzun yıllara dayanan siyasi tecrübesi ve istişareci özelliği, Onikişubat Adayı Hanefi Mahçiçek’in ise belediyecilik ve devlet deneyimi ile zaten maça 1 – 0 önde başladığını belirtiyor. Bu ekibin aynı zamanda Ak Parti’nin ve belediyecilikten gelen Başbakanın doğrularını, değerlerini pergelin sabit ucuna benzeten Özdemir, “İşte bu ekip, bu değerlerimize kuvvetle sarılarak pergelin diğer ayağı ile toplumu kucaklamalı” diye konuşuyor.

Özdemir’in dediklerinin noktasına virgülüne bizde imzamızı atıyoruz ancak bunu sağlamak için söylemlerin ve icraatların doğruluğunun yanı sıra icraatları, öncelik sırasıyla doğru zamanda ve doğru bir argümanla taçlandırmak gerekiyor diye düşünüyoruz.

Bu arada benim üzerinde en çok durduğum konu, hem Erkoç’un hem Mahçiçek’in, hem de Okay’ın, teknik ve profesyonel özelliklerin yanı sıra özellikle vatandaşa, vatandaşın dili ile konuşan bir kadro kurmasıdır.

Sonuca gelecek olursak…

Hem Büyükşehir hem de iki metropol ilçe belediyemiz, Cemal Özdemir’den en iyi derecede faydalanmalıdır.