Bugün gördük ki, bayrağı yükseklerde tutmak için söz vermek değil can vermek gerekiyor.”

Türk Büro Sen Şube Başkanı Ali Yurdagül, geçtiğimiz gün, PKK’lı teröristler Diyarbakır’ın Lice ilçesindeki 2. Hava Kuvveti Komutanlığı’nda asılı bulunan Türk Bayrağının indirilmesini bir basın bildirisi yayınlayarak, şiddetle kınadı. 

Yurdagül, yayınladığı basın bildisinde, şu ifadeleri kullandı: “Askeri bölgenin içine girip bayrağımızı indiren hainlere güvenlik güçlerimiz herhangi bir müdahalede bulunmamıştır.

Bayrak, bir milletin varlığının ve bağımsızlığının sembolü, tarihinin hatırasıdır. Bayrağın değeri, yapıldığı kumaşla değil, dalgalanması için ödenen bedelle ölçülür. Türk bayrağı dışında rengini, milletinin kanından almış başka bir bayrak yoktur. Askeri olarak bayrak ve sancağına hakaret edilmesine göz yummak, en büyük milli şerefsizlik olarak kabul edilmiş, tarihte bayrağa hakaret, padişaha ve devlete hakaret suçu ile ayni derecede tutulmuştur. Bayrağın kutsallığı, savaş meydanında en yüksek derecesini bulur, bayrağı yere düşürmemek için en yüksek rütbeli askerlerin dahi en küçük bir tereddüt göstermeden şehitliği göze aldıkları görülürdü. Zira bayrağın düşmesi, mağlubiyetle eş değerdir.

Malazgirt’te, Kosova’da, Mohaç’ta, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Sakarya’da bayrak yere düşmesin diye nice yiğitler canlarını seve seve vermişlerdir. 1984 yılından beri PKK terör örgütünün eli kanlı canileri, bayrağımızı indirmesinler, ülkemizi bölmesinler diye kuş uçmaz kervan geçmez dağlardaki karakollarda on binlerce evladımız toprağa düştüler ve bu kutsal bayrağı şimdiki nesillere selametle teslim ettiler.

Biz, bayrak denince Ulubatlı Hasan’ı biliriz; kınalı kuzularımızı biliriz. Kurtuluş Savaşı’nda “Ölürsem kefenim olur” diyerek göğsünde bayrak taşıyan kahramanlarımızı hatırlarız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bayrağımızı indirmek isteyen Rum'a haddini bildiren Türk askeriyle gurur duyarız. “Bayrak inmez, ezan dinmez” diye şehit olan yavrularımıza ağlarız.  Bu millet, tarihin var olduğu günden bugüne değin kendisini, varlığını ve bağımsızlığını sembolleştirdiği ve kutsal bildiği bayrağı dalgalansın diye sayısız şehit vermiş, kan dökmüştür.

Bugün gördük ki bayrak, reklam filmleriyle değil; kararlılıkla, sarsılmaz bir iradeyle korunuyor.  Bugün gördük ki, bayrağı yükseklerde tutmak için söz vermek değil can vermek gerekiyor.

Devletin bayrağı; azdırılan, semirtilen, şımartılan, terörist çapulcuların ayaklanma provası ile vatanı korumakla görevli askeri birliğe girilerek indirilmiştir. Askeri gözetleme kulesi darmadağın edilmiştir.. Rengini sayısız şehidimizin kanından alan, varlığımızın ve bağımsızlığımızın sembolü bayrağımıza yapılan bu saldırıyı lanetliyoruz. Saygılarımla.”

Editör: Haber Merkezi