Önce bilgi, elbette:

Şükrü Kocatepe (doğum: 1952, Uşak).

Kahramanmaraş Valisi.

40 yıllık bürokrat.

Burslu okuduğu için 1973’te İçişleri Bakanlığı emrinde çalışmaya başladı.

Kırşehir’in Çiçekdağı, Kayseri’nin Felahiye, Ardahan’ın Göle, Muğla’nın Datça, Konya’nın Beyşehir ilçelerinde kaymakamlık yaptı.

Ordu ve Aydın’da vali yardımcılığı görevlerinde bulundu.

Sonra Adana’nın Ceyhan ilçesinde yeniden kaymakamlık yaptı.

1995 yılında ‘vali’ oldu.

İlk olarak 1995-1997 yıllarında Bitlis’te görev verildi, sonra Merkez’e alındı.

6 yıl kadar da Merkez Valisi olarak verilen görevleri yerine getirdi.

2003 itibariyle de yeniden sahaya gönderildi.

İlk olarak 2003-2004 yıllarında Şanlıurfa’da görev üstlendi.

2004-2007 yıllarında Giresun’da görev aldı.

2007-2010 yıllarında da Kütahya’da valilik yaptı.

2010 yılı Aralık ayının ortalarında çıkan bir kararname ile de Kahramanmaraş Valiliği görevine getirildi.

**

İçişleri Bakanlığı’nın 13/12/2010 tarih ve 19295 sayılı yazısı üzerine, 2010/1159 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Kahramanmaraş Valiliği görevine getirildi, Sayın Şükrü Kocatepe.

Atama kararı da 16 Aralık 2013  tarih ve 27787 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı.

Kahramanmaraş’taki görevine de bizim için anlamlı bir günde başladı.

10 Ocak, Çalışan Gazeteciler Günü’dür.

Asla unutamayacağım bir isim olan Sayın Mehmet Niyazi Tanılır’ın yerine göreve getirilen Sayın Kocatepe, 10 Ocak 2011 günü görevine başladı.

Bir grup gazeteci ile de 2 Şubat 2011 günü ‘hayırlı olsun’ ziyaretinde bulunduk.

O günkü izlenimlerimizi kaleme almıştık.

Merak edenler, “Sayın Vali’nin kurnazlığı…” ile google.com’dan arama yaparak okuyabilirler.

**

Sayın Kocatepe’ye uzun bir süre önyargılı baktık.

Ön yargılı düşündük.

Doğrusu öyle düşünmemize kendisi vesile oldu, uygulamaları ile.

Ama zaman içerisinde ‘bizde bıraktığı ilk intiba gibi’ olmadığını gördük.

Babacan.

Mütevazi.

Her toplantısında, görüşmemizde baştan oluşan ön yargıları silmeyi başardı bende.

Beni tanıyanlar bilirler, kolay kolay ikna olmam. Düşüncelerim değişmez. Ama bu kez değişiyor düşüncelerim.

İcraatlar, uygulamalar farklı oluşumlara, olumlu düşüncelere sebep oldu.

Şunu söylemem gerek:

Karşımızdaki muhatabın ‘mütevaziliği’ bizi yerlere sürükler.

İçtenliği, ‘bizi yakar’!

Ne öğütlüyor Hz. Mevlana (k.s.):

“Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol…”

**

 

Geçen haftalardaydı.

Makamda bir protokol imzalanıyor.

Bir taraf devlet adına Valimiz Şükrü Kocatepe ve Milli Eğitim Müdürümüz Mesut Alkan, diğer taraf ise hayırsever Gümüşer Ailesi’nin fertlerinden Ökkaş Gümüşer.

İmza atıldı, Ökkaş Gümüşer sorumluluk altına girdi.

Devlet bunun takipçisi olacak, inşallah 13 derslikli yeni bir hayırsever okulu yapılacak.

Ökkaş Gümüşer İlk/Orta Okulu umarım kısa sürede tamamlanır.

Bu protokol, Gümüşer ailesinin 5’inci okulu olacak inşallah.

Daha önce Reşit Gümüşer, ardından Ayşe Gümüşer, Mehmet Gümüşer ve İmam Gümüşer’den sonra sıra Ökkaş Gümüşer’in adını yaşatmada…

Valimiz Şükrü Kocatepe, Gümüşer ailesine teşekkür etti.

**

Protokolün imza töreninin ardından Sayın Valimiz, bunun kendi görev süresi içerisindeki 32’nci protokol olduğunu söyledi.

Bu önemli bir rakam.

Görev süreniz henüz 30 ay olmuş, imzaladığınız protokol sayısı 32’e ulaşmış.

Her ay bir okul yaptırmak için protokol.

Eğitime verilen önemin çok açık ifadesidir bu.

Üstelik bu protokoller Başbakan’a verilen sözlerin dışında yapılan protokoller.

**

Bu 32 rakamını duyduğumda şunu düşündüm:

“Vali Şükrü Kocatepe’nin ismi mutlaka bir eğitim kurumuna verilmeli…”

Bunun için de ya bir hayırsever vatandaşın yaptıracağı okula (ki, bu fikri ben de çok fazla benimsemiyorum) ya da devletin yaptırdığı bir okula Vali Şükrü Kocatepe ismi verilmelidir.

Görev Milli Eğitim Müdürlüğü’ne düşüyor.

Milli Eğitim Müdürümüz bu öneriyi, İl Genel Meclisi’ne taşımalı ve genel bütçeden/il özel idare bütçesinden yapılacak/yapılan bir okula mutlaka Vali Şükrü Kocatepe isminin verilmesi sağlanmalıdır.

Bakınız, geçmişten bu yana görev yapan kaç valinin ismi okullarda yaşıyor.

Benim bildiğim sadece 1996-1999’da görev yapan Vali Saim Çotur’un ismi Karacasu’da yapılan okula verildi.

Başka da yok.

Ama Sayın Kocatepe’nin eğitimle ilgili çalışmalarını ve bu konuya verdiği önemi bilmeyen yok.

**

Protokol aşamasından itibaren de her an ilgileniyor.

İnşaatları geziyor, inceliyor.

Yanlış giden bir şey varsa düzelttiriyor.

Geçen ay içerisinde inşaatı devam eden Hacı Osman Arıkan, Abdulhamid Han Mahallesi, Mehmet Balduk, Saçaklızade Mahallesi, Haydarbey Mahallesi, Arif Balduk okullarını inceledi.

Gittiği ilçelerde, köylerde okullara yakın ilgi gösteriyor.

Bunlar zaten görevi ama, protokol konusu ‘eğitim’de farklılığı ortaya koyuyor.

**

Artık kim ne yapması gerekiyorsa yapmalıdır.

Her ay bir protokol imzalamak kolay değil, bunu başarmış bir Vali’nin ismi de bir okulda yaşatılmalıdır.

Bizden önermesi elbette, bunu takip edecek olan da ilin diğer siyasetçileri ve yöneticileri.