Kahramanmaraş’ta felaketin başlangıç tarihi olan 2014 yılında, büyükşehir yasası ile kapanan kasaba belediyesi çalışanları Kahramanmaraş’a merkeze gelmesi üzerine, köylerimiz boşaldı. Üretim bitti. Bir dal maydanoza hasret kaldık.

Bunu gören uyanıklar ise: cebindeki paraya bakmadan, ben Müteahhit oldum diyerek ortaya çıktı. Üç beş belli firma hariç: 2014 den sonra yapılan yapılar kentsel dönüşüme muhtaç.

2014 sonrası Kahramanmaraş’ta tam 1600 yeni Müteahhit ortaya çıktı.

Kasabalardan şehre gelenler : “Satılık lüks dükkan ve daireler “ yazısını gördüğü yerde bulduğu kişiye Müteahhit diye götürüp tüm parasını verdi.

5 bin yeni memur ve kasabalardan gelenlerle: Oluk gibi para akan ilimizde arsa fiyatları uçtu, Kat karşılığı yüzde 55 gördü, sonra sermayesi olmayan ordan alıp oraya yapıştıranlar bir bir dökülmeye başladı.

Sabah dostlarla yürüyoruz:

Konumuz, Müteahhitlik firmaları ve mağdurlar.

Kahramanmaraş’ta bugün 10 bine yakın konut mağduru var!

Kentsel dönüşüm mağdurları

Arsasını Müteahhitler’e veren ve arsasından olan mağdurlar.

Arsa ve Tabelayı görerek parasını kaptıran mağdurlar.

Antalya da kızlarla para yiyen: Boynunda altın zincir takan, şiş göbek, kalın enseli, siyah gözlüklü Müteahhitler.

Bizde sabah erken kalkan: gazeteci olur. Önceden Savcılığa Mevkute beyannamesi vermek vardı bugün onu isteyende yok.

Hele İnternet siteleri için hiçbir belgeye ihtiyaç yok. Sabah erken gözünü açan gazeteci oluyor. Ya da Müteahhit oluyor.

Bir berber veya bakkal açacak olsan kırk yerden evrak isterler, tüm bunların üstüne ustalık belgesi isterler. Yetmedi sağlık raporu isterler.

Gazetecilik ve Müteahhitlik de böyle bir belgeye ihtiyaç yok.

Kentsel dönüşüm kapsamında vatandaşın evini başına yıkarak kaçanların mağdurları gözyaşı döküyor. Biraz daha iyi ev sahibi olalım derken, hazır kinden olanlar var.

Arsasını Müteahhit sandığı kişiye vererek arsasından olan var.

Altındaki jep ve tabelasına inanarak parasını kaptıranlar var var var, yukarda da yazdım çok fazla var Kahramanmaraş’ta 10 binlerce mağdur var.

Peki Müteahhit olmak için ne gerek derseniz hiçbir şeye gerek yok, bir arsa önüne bir tabela yazdırmanız yeterli : “Satılık lüks dükkan ve daireler “ altına bir telefon işte oldunuz kocaman Müteahhit.

Kumcuya bir daire, kalıpçıya bir daire, sıvacıya bir daire boyacıya bir daire, derken yarısını böyle satarsınız, sonra ilk dairenin parası ile bir de altınıza jep çektiniz mi iş damam, yalınız boynunuza İbrahim Tatlıses gibi bir de altın zincir taktığınızda , “ Ayağında kundura, paralar gelir dura dura ,” demeye başlarsınız

Oysa: Ak parti hükümeti bir Müteahhitlik kanunu çıkarması gerekir.

Her önüne gelen Müteahhit olmamalı, olamamalı.

İnsanları Deprem öldürmez, çürük binalar öldürür.

Bizim Fuat Çarıkçı : “ Bina çalışmaz, çatlamaz, Müteahhit çalar” diyor bugün 2019 yılında yapılan birçok bina o kadar kötü imalat yapıldı ki önünden geçmeye korkuyorum hangi gün yıkılacak diye.

Denetleme yok, kontur ol yok, sorumlu yok, işin garip tarafı Müteahhitliğin bir kanunu kitabı da yok.

Böyle olunca: Çürük yapılar yıkılıyor, insanlar ölüyor, sonra sorumlu yok.

İstanbul da sık sık gündeme gelen deniz kumu ile yapılan ve yıkılan binalar var mı sorumlusu? Yok, böyle iş olur mu? Kocaman bina yapacaksın bunun bir kanunu kuralı yok.

Müteahhit en azından bir İnşaat mühendisi olmalı, yanında mühendis ve ustalar çalıştırmalı, o binadan en az 50 yıl sorumlu olmalı.

Kanun çıkmazsa: daha biz çok mağdurlar görürüz.

İyi günler…