Bazı sözler var ki, söylemek cesaret ister.

“Siyasi otorite yetersiz geldi…” sözü de bunlardan biri.

Hele hele iş dünyasının çatı örgütündeyseniz…

Hele hele kurulu bir işiniz varsa…

Hele hele temsil ettiğiniz kesimin sorunlarının çözümü iki dudağı arasındaysa…

Bu sözleri söylemek cesaret ister.

**

KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük, ikinci kez basının karşısına çıktı.

Beraberinde Başkanvekili Serdar Zabun vardı.

Yönetim kurulu üyeleri Resul Altunköprü, Kadir Gülkesen ve Abdullah Şirikçi bulunuyordu.

Bir de Meclis Üyeleri Mehmet Yüzbaşıoğlu ve Ahmet Şekkeli vardı.

Bizden de kimler yoktu ki?

Eshabil Karademir, Mehmet Fiskeci, Mehmet Taş, Mustafa Şirin, Bekir Doğan, Erol Öner, Cüneyt Beyit, Mesut Tuğrul, Ben ve diğerleri…

Başkan Karaküçük adeta açtı ağzını, yumdu gözünü.

Bir konuştu, pir konuştu.

Hepimiz ‘deyim yerindeyse’ apışıp kaldık.

Bir iş dünyası temsilcisinden ilk kez duyduğumuz sözler çıktı, Karaküçük’ün dilinden.

Sanki KMTSO başkanı değil, bir bakan konuşuyordu.

Zaman zaman çok sert cümleler kurdu.

**

Toplantının amacı 2011-2012 faaliyetlerinin değerlendirilmesiydi.

Yaklaşık 16 ay önce Mehmet Balduk’un ayrılması ile KMTSO başkanlığı koltuğuna oturdu.

Balduk’tan sonra ‘Koltuğu doldurur mu, dolduramaz mı?” tartışmaları da yaşandı.

Kimi akiller “Daha erken, keşke bir sonraki dönem olsaydı…” fikrini öne sürdüler.

Kimi akiller “Yapamaz, üç bey ay sonra bırakır gider…” dediler.

Diyen diyeneydi.

Ama aradan 16 ay geçti.

15-16 ay önce ilk kez KMTSO Başkanı olarak basının karşısına çıkmıştı ama ben o toplantıya katılma şansı yakalayamamıştım.

Edindiğimiz intibalarda iyi yöndeydi.

Gelin görün ki, bizim insanımıza anlatmak zor.

Sihirli değneğe sahip eller varmış gibi maharet isterler.

**

Kendisi OSB Başkanlığı yaparken Kemal Karaküçük’ün bir basın toplantısına katılmıştım.

Yıllar önceydi.

Dün ikinci kez basın toplantısına katıldım, Karaküçük’ün.

Doğrusu merak ta ediyordum, neler söyleyeceğini… Göreve geleli, yaklaşık 16 ay önce bu göreve başlayan bir ismin neler anlatacağı da merak konusu olurdu ya…

Seçim yakın değil ki, “meydanlara çıkmak için fırsat kolluyor” yakıştırması yapılsın.

Ortada olağanüstü bir durum yok ki, “fırsatı kendi lehine çevirecek” denilebilsin.

Sahi, neler söyleyecekti Kemal Karaküçük

Bu düşüncelerle gittim, toplantının yapılacağı salona.

Selamlaşma yapıldı, hal hatır soruldu…

**

Karaküçük, slayt eşliğinde başladı anlatımlarına.

“Bizim amacımız öncelikle üyelerimize hizmet etmektir. Bu şehrin tüccarının ve sanayicisinin önünü açacak hizmetleri, projeleri üretmektir…” diye başladı söze.

Anlamlı geldi bu sözler, ilkin…

Acaba bir yerlere mesaj mıydı bunlar?

Heyecanlıydı.

Dersini iyi çalışmış öğrenciler gibiydi.

Üyelere yönelik bilgilendirme hizmetlerinden, üniversite-sanayi işbirliğine bir çok konuyu anlattı.

Söz dönüp dolaşmadı, sırası geldiğinde çalıştaya geldi.

Hani şu AK Parti İl Başkanlığının düzenlediği Ortak Akıl Çalıştaylarına.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik; Sağlık, Ekonomi, Kalkınma, Turizm bakanlarının da katıldığı ve bir çok kuruluşun çıkıp raporlar sunduğu çalıştaylar.

**

Ve…

 Bize göre yereldeki siyasetin yetersizliğinin fotoğrafını çekti, Karaküçük:

“Bu çalıştaylar beklediğimi vermedi.

Şahsım adına söylüyorum, bu çalıştayları önemsedik.

 Ama bir sonuç elde edilemedi.

Biz 38 başlıkta çalıştaya katıldık.

Geniş geniş anlattık.

Ama çalıştaylardan umduğumuzu bulamadık, şu ana kadar.

Bizler tek başımıza bir şey yapamayız.

Siyasi irade de yetersiz kaldı. Yetersiz kalıyor.

Bir şeyler üretmek için hep birlikte hareket etmeliyiz. Siyasi irade, bürokratlarımız, iş dünyamız, sivil toplum kuruluşlarımız, medyamız-basınımız, halkımız el birliği ile hareket etmeliyiz.”

Mesaj, açık ve net:

Siyasi irade yetersiz.

**

Benim siyasete pek aklım yetmez, spor olsa ahkam keserim.

Ama “Siyasi irade yetersiz…” sözleri de çok açık.

İktidarın il başkanından söz ediliyor.

İktidarın ilçe başkanlarından söz ediliyor.

İktidarın milletvekillerinden söz ediliyor.

İktidar partisinde siyaset yapanlardan bahsediliyor.

Siyasi iradenin yetersizliğini halkın sesi, gözü ve kulağı olan basının önünde söylemek gerçekten cesaret ister.

Eğip bükmeden.

Dolandırıp durmadan.

Hem de Maraşlımın deyimi ile şabbadanak söyleyiverdi.

“Siyasi irade yetersiz…”

Helal olsun valla, böyle kanaat önderlerine bu memleketin çok ama çok ihtiyacı var.

Gerçekte bu memlekette kaç tane Kemal Karaküçük var.

Sayın bakalım.