Türkiye de : ekonomik bir sıkıntı var doğru, ancak bir değişim var, pastanın parçalanması da acı bir gerçek.. çok fazla parçalanan pasta artık bizi doyurmuyor..

      Her sektörde sıkıntı var.. işçi çıkarma, üretimi durdurma, moral bozukluğu çok fazla kendini göstermeye başladı.

      Acı ama bir gerçek , bir örnek vermek gerekirse :

      Bir zamanlar şehrimizde sayılı bir elin parmaklarını geçmeyen müteahhit var iken bugün son dönem kaçanlar dahil 1600 ‘lere varan inşaat şirketi karşımıza çıktı..

      Gerekli denetim ve kontrol olmadığı için çok kötü imalat yapıldı.. bunun sonucu ucuz gibi daire veriliyor gibi, görülen çürük binalar vatandaşın elinde kaldı.. yakında 3-5 yılık binalarda bile yeniden kentsel dönüşüm yapılacaktır..

      Bugün dahil çok kötü imalat yapılıyor, bırakın içinde oturmayın insan önünden geçmeye korktuğu çürük binalar..

      Hesabını bilmeyenler ise bir bir kaçmaya başladı.

      2014 yılında Büyükşehir yasası ile birlikte kapanan 59 kasaba dan şehrimize yaklaşık 5 bin 500 işçi ve memur geldi.. köyünde kasabasındaki malını satıp şehir merkezine gelen bu insanlar, kira vermeyim diye ev adına ne buldu ise onu o paraya aldı.

      Talep, Arzı karşılamaması üzerine şehrimizde müteahhit patlaması oldu.

      2014 sonrası Kahramanmaraş’ta mantar gibi her yerde biten Müteahhit firmalarımız arsa fiyatlarını uçururken, başkasına kaçmasın mantığı ile bir , beş değil 8-10 yeri birden bağlamışlar, sonra temelini atmadan daire satmaya başlamışlardı..

      Aslında sonuç : Baştan belli idi..

      İnşaat girdi maliyetlerinin hızla artması, Gayrimenkul değerlerinin sürekli düşmesi sonucu işin altından çıkamayan inşaatçılar bir bir kaçmaya başladılar..

      Öyle sanıyorum: 2019 yılında bu sayı hızla artacak gibi duruyor..

      Bir 3 + 1 160 m2 daire bugün 2. El olarak  3-4 yıllık binalarda 150 ile 200 bin TL arasında olup, aynı daireyi bugün imalatını yapsanız.. fiyatı 250 bin TL üzerinde .. çürük çarık kişilerin yaptığı bu çürük binalar alanında başına dert..

      İkinci el veya sıfır satılmamış daire bugün imalatının çok altında satılmakta ve çok fazla inşaat var maliyetler çok fazla ve üretim ise bugün durma noktasına geldi.

      İnşaat sektöründe : Çarpılan çarpılana..

      Benim gazetecilik prensibime yakışmaz isim vermeyeceğim: ama bugün bir çok inşaat şirketi , daha önce sözleşme yaparak aldığı arsaları , mal sahiplerine iade ederken, bu arsalara yapılacak yerlerden daire sözleşmesi yapan mağdur sayısı ise hızla artmaktadır.

     Dükkan için kentsel dönüşüm yapıyorum diye evini yıktıranlar ise ortada kaldı..

     Hayatın içindeyiz: Her gün bize yüzlerce kişi geliyor, sözleşme yaparak bilmem kim den daire almıştım, bizim Müteahhit kaçtı diyor..

     Ekonomik kriz ise acısını iyiden iyiye his ettirmeye başladı.

     Piyasa da para yok..

     Adam 200 bin TL daire alacağım, 750 veya 800 TL kira alacağım oysa aynı parayı bankaya yatırısam aylık 2450 TL getirisi var diyor, paralarımız döviz ve bankaya yatması sebebi ile piyasa da para kalmadı.. faiz faiz..

     Buradan açık olarak bir kere daha yazıyorum: Bir çok işi yeri kapanacak..

     Yüksek faiz bu ülkeyi bitirecek.. iş yerleri kapanacak..

     Ekonomi dendiği zaman benim anladığım bir tek konu var : Üretim, üretim yapmayan ülke batmaya mahkumdur..

     Banka da veya yastık altında duran paranın : Ne ülkeye , ne milletimize bir faydası yoktur, o sadece bir kağıt parçasıdır..

     Türkiye üretim yapmak zorunda..

     Türkiye ihracat yapmak zorunda..

     Türkiye üretmek zorunda, genç nesil çalışacak , Türkiye üretecek.. üretim üretim diyorum..

     Ekonomi ve değişim yaşıyoruz, dünün insanı ile bugünün insanı aynı şeyi yemiyor, aynı elbiseyi giymiyor, aynı evde oturmuyor , ekonomi ve değişim var bunu göremeyen batmaya mahkumdur..

     Herkesin bir dönemi var , bir dönem kapanırken, yeni bir dönem açılıyor mesele burada..

     İyi günler..