Elazığ merkezli, çevre illerin tamamında tüm şiddeti ile kendini gösteren 6.8 deprem ve sonrasında uzmanların 313 yıldan beri uyuyan Doğu Anadolu Deprem Fay hattına dikkat çekmesi, özellikle Türkoğlu ilçemizin gösterilmesi korku senaryosu değil bir gerçektir.

Deprem ne zaman olur derseniz! Allah bilir kim ölür kim kalır onu da Allah bilir.

Jeoloji Mühendisi sevgili dostumuz Mehmet Kuruçay 20 yıldan beri sürekli Adıyaman Gölbaşı, Pazarcık, Türkoğlu, Osmaniye, Hatay’dan denize giren bu fay hattına dikkati çekerek deprem olabilir diyordu.

Karlıova’dan başlayarak ilimizden geçen fay hattı da deprem ne zaman olacağını bilemeyiz, kimse bilemez Allah bilir ama bir gün olacağı kesindir.

Deprem insanları öldürmez, çürük yapılı binalar insanları öldürür, Japonya’da her gün deprem oluyor ama kimse ölmüyor, niye binalar depreme dayanıklı olarak inşa ediliyor.

Kahramanmaraş’ta deprem olacak diye: Korkma yerine, çürük binaları yıkarak, en az 9 şiddetinde depreme dayanıklı binalar yaparsak, depremden korkmamıza gerek yok.

Elazığ’da yıkılan binanın üniversiteye yürüme mesafesinde olması, öğrencilerin kalması ve yarıyıl tatili sebebi ile öğrencilerin memleketine gitmeleri can kaybını 41 sayısı ile sınırladı. Ya okullar açıkken olsa felaket olacaktı işte o zaman.

Bu sebeple depremler geçip gitti, bunlara bakma bunları yargılama yerine, Kahramanmaraş için ne yapabiliriz ona bakmalıyız.

Kahramanmaraş Polis Lojmanları vardı, Maraş’ın en çürük binaları idi bir radikal kararla tamamı yıkıldı, yerine bugün Emniyet Müdürlüğü yapıldı en hayırlı işlerden biri orası oldu.

İkinci çürük yer ise, Serinkent, Kahramanmaraş’ın ayakta zor duran evleri ki, buranın acilen boşaltılarak yıkılması gerekiyor tamamı çürük içinde oturanlara Allah yardım etsin.

İmarsız, plansız, çoğu kerpiç yığma olarak yapılan, Tekke, Karacaoğlan, Sümbüllü, Hayberli, Serintepe, Namıkkemal Mahallesi ki buralarında acilen kentsel dönüşümle yıkılarak yeniden bir şehir kurulması gerekiyor yani Kara Maraş.

Başta söyledim: Deprem ne zaman olur, onu Allah bilir, ancak Allah insanımıza akıl vermiş fikir vermiş, yer bilimi konusunda uzmanlar yetişmiş bu uzmanlar diyor ki deprem şu harita üzerinde buralarda olur. Burada fay hattı var diyor.

Ne zaman olur, Onu Allah bilir diyorlar ama olacağı yer belli.

1707 depremi: Maraş’ta en büyük deprem burada olmuş, bugün Kara Maraş denilen yeni adı ile Namık Kemal, Aslanbey, mahalleleri ki çevresi yani mozaiklerin çıktığı bölge zenginlerin yaşadığı bir bölge olduğu halde yerle bir olmuş.

Ne zaman tam: 313 sene önce bugünlerde.

O tarih de Ahirdağı ardıç ormanı ve 3 ay süre ile yanmış.

Uzmanlar ne diyor: 1707 depreminden bu yana küçük çaplı minik depremler oldu ama bu fay hattı 313 yıldan beri uyuyordu, Elazığ ile uyandı, bir enerji boşalması olur, yüzeysel yaygan olursa, fazla hasar olmaz, büyük yarıklar olursa, alttan gelirse her tarafı yıkar geçer diyorlar.

Enerji boşalması mutlaka olacaktır: Ama bugün ama yarın, bilemedik bir ay sonra, bir yıl sonra, 5 yıl sonra, 10 yıl sonra 50 yıl sonra ama olacak bundan kurtuluş yok.

O halde: Bize düşen imarsız, plansız, bağ evi bile olsa konut yapmamalıyız. Mühendislik hizmetleri almalıyız.

İkincisi: çok tehlikeli olan çürük olan binalardan başlayarak Kentsel dönüşüme hız vermeliyiz.

Bana göre: 5 yaşının altındaki tüm binalarda karot alınarak, depreme dayanıklı mı değil mi ona bakmamız gerek. Her şeyi devletten bekleme yerine kendi can güvenliğimizi kendimiz sağlamak için özel analiz yapan, karot alan firmalara oturduğumuz binanın sağlamlığını beton kalitesini bir görmek gerekir.

Hükümet yapsın, belediye yapsın dersek kendi kendimize ederiz, herkes kendi malına bir baktırmalı, can güvenliğini kendisinin sağlaması gerekir.

Risk varsa eski binaları yıkarak yerine yeni bina yaptırmak gerekir.

Elazığ’da deprem oldu, geldi, geçti değil, bugünden sonraki hedef Türkoğlu, Hayat olarak görülmekte, bu sebeple oldu bitti diyemeyiz. Bunu ben söylemiyorum, Uzmanlar söylüyor bende yazdım karar sizin.

İyi günler…