Bugün iki konuya değineceğim bir birine bağlantılı benzerliği var : Bugün 1 mayıs , sözde işçi bayramı , işçiler çalışıyor, memurlar , öğrenciler, kamu görevlileri tatil yapıyor..

     Pazartesi günü için bir günde idari veya mazeret izni alan yada rapor olan memur kesim ise Kaplıca, Deniz kenarı veya baba köyüne giderek 4 gün tatil yapma imkanı yakaladı, işçilerimiz ise 4 günden beri çalışıyor, bayram mı ? değil mi ? yorum sizin !.. iççiye mi ? memura mı ? bayram kararı siz verin..

     Haberlerde Kadın Cinayeti : dün iki kadınımız daha kocası tarafından öldürülmüş, haber öyle bir veriliyor ki : kör şeytan al silahı vur eşini diyor.. haberin sunuş şekli cinayet işlen dercesine.. yol gösteriyor..

     Gazetelerde, televizyonda, kitap ve dergilerde bu haberlerin eskiden beri veriliş şeklini bir algı operasyonu ürünü olduğunu ben hep söyledim.. veriliş şekli öyle ..

     Nasıl mı ? sizlere iki analiz yazısı sunacağım !

     Özellikle 1960 sonrası : İşçi hakları, sürekli gündemde durdu, her gelen hükümet işçi hakkı dedi. Sürekli kanun maddeleri eklediler.. işçi hakkı dendi, patronun hiç hakkı kalmadı..

     Bugün Türkiye de işçi çalıştırmak tam bir enayiliktir..

     Birine : Beddua edeceksen: Allah sana 10 işçi versin ! de o bela ona yeter !

     Trabzon caddesinde bir dostumuzun iş yeri vardı !.. konfeksiyon işi yapıyordu.. işçiler işçi hakkı diye mahkemeye vermeleri ve mahkemeden bıkması üzerine iş yerini 220 bin TL Bankaya kiraya verdi.. 250 kişi işsiz kaldı..

     Enerji dolu , üretim yapması gereken, sermayesi olan bu kardeşimiz şimdi evde yatarak parasını yiyiyor ,” Oh be kurtuldum” diyor.. her gün göbek atıyor..

     Bugün hangi fabrika sahibi, hangi kobi, veya birkaç işçi çalıştıran esnaf ile görüşsem hepsi kan ağlıyor ve işçi mahkemelerinden bıktıklarını iş yerini kapatacaklarını söylüyorlar..

     Bu konu KMTSO da Başsavcımız ve Ağır Ceza Reisi ile Meclis üyelerinin gündeme geldiği toplantıda dile getirildi.

     Daha önceden Adliye derneğinde çalışan, çaycı, temizlikçi gibi personel ’in kendilerinin mahkemeye verdiğini ve dernek yöneticisi olarak ceza kesildiğini maaşlarından ceza ödediklerini , derneği kapattık ama kurtulamadıklarının anlattılar..

     Bu şu demek oluyor ki : Türkiye de Türk Ceza Kanunu TCK , İş kanunu, Medeni Kanun,  yeniden düzenlenmeli, aksi halde yakında kimse işçi çalıştırmayacak tüm iş yerleri bir bir kapanacak ve 1 mayıs işçi bayramı da bugün kalmadığı gibi , yarın işçide kalmayacaktır..

     Sevgili okurlarım : İnsan hakları , özgürlük, hak hukuk diyoruz ama hak ve hukuk karşılıklı olmalıdır.. senin hakkın varsa benimde olmalıdır.. Hak tek taraflı olmaz, böyle adalet de olmaz hukukta olmaz..

     İşçiyi sevindirirken, patrona iş yeri kapattıran bir hukuk hukuk değildir..

     TBMM , Hükümetin ve Muhalefetin acilen bu kanunu düzenlemeyi yeniden gözden geçirerek yapması gerekir..

     1960 dan bu yana gelen düzenlemelerle : İşçi mahkemeye gittiğinde yüzde 1 milyon kazanıyor, patron mahkemeyi kayıp ediyor..

     Bir birimizi kandırmayalım: Bu da özel sektör içinde de taşeron çalıştırmayı , yeni bir sektör olarak ortaya çıkardı..

     Bugün bir çok büyük şirketler : Kendi fabrikasında , hizmet satın alma ile taşeron işçi çalıştırıyor.. işçi mahkemeye gitse de o taşeron iş verenden alacak bir şey bulamıyor.. devlet kanunlarla insanları sahtekarlık yapmaya zorluyor..

     Kadın Cinayeti ve Kadın’a şiddet !

     Türkiye de 1980 yıllardan sonra sık sık gündeme gelen özellikle 2000 yılından sonra sürekli kaşınan ve kanuni düzenlemeler yapılması ile bir çok mağdurların oluştuğu Türkiye ‘miz de aile yapısını yıkmak üzereyiz..

     Bir çok öğretmenimiz, okul müdürümüz iftara sebebi ile intihar etti, canına kaydı, bir çoğu cezaevinde yatıyor ! niye ? derseniz ? , bir ahlaksızın bana cinsel tacizde bulundu ihbarı ile.

     Bugün evdeki hanımınız, : “ Bana cinsel tacizde bulundu, ölümle tehdit etti diye gidip savcılığa davacı olursa 30 yıl yatarsınız..

     Algı Operasyonu yapan batı : Bu kanunları da yeterli bulmadığı için , Türkiye de bir kadın öldürülse bu haber televizyonlara gazetelere öyle bir servis yapılıyor ki , al eline silahı önüne gelen kadını öldür.. sonra yine aynı batı : “Türkiye de insan hakları yok” diye bağırıyor..

     Sonra : yeni kanuni düzenlemelerle, yakın da kimse evlenmeyecek , Cinsel ihtiyacını karşılıklı anlaşma veya parası ile giderecek sonra herkes 1+ 1 bekar evinde AB ülkelerinde olduğu gibi yaşayacaktır..

     Son dönemde Türkiye de bu kadar 1+1 bekar evi yapılması ve bunun patlaması, sebebi de budur.. günlük kirala, aylık kirala 1+1 bekar evi bekar yaşa mutlu ol, kadına dokunma aile olma demek için yapılan algı operasyonu görmemiz gerekiyor..

     Başarılı oldular da Kahramanmaraş’ta bile ailesinden ayrı 1+1 de bekar yaşayan bir çok tanıdık var !

     Hısım , akrabada 30-40 yaşı üzeri bekarlar var evlenmiyorlar, anne ve babasının yanında da durmuyor 1+1 bekar evinde yaşıyor, günlük bir kadın veya erkek bulursa gününü gün ediyor ki , bu da bizim ahlaki çöküntü ve aile düzenimizin kalmadığını gösteriyor..

     Kadın Cinayetlerinin ballandırılarak Televizyon kanalları ve Gazetelerde verilmesinin sebebi budur.. Türkiye de aileyi yok etmektir.. nitekim başarılı da oldular..

     Yorum sizin iyi düşünün analiz ediniz

     Bugün bir çok tanıdığımın : Özel işleri için bir artı biri var ! evlenmiyor niye diye sorun ?

      İyi günler..