İlk olarak korona virüs (Covid-19) salgını hakkında değerlendirmede bulunan Hanefi Mahçiçek, “Bilindiği üzere en çok kullanılan malzemeler neler, temizlik malzemeleri. Şimdi temizlik aşaması tamam, ikinci aşama ise aşı aşaması. Aşıları bildiğiniz gibi Almanya'da ürettiler, Çin'de ürettiler, Rus’lar da üretecek şimdi. Onlar bir kısmını inşallah Türkiye'de üreteceğiz. İşte 30 dolardan tutun, 15 dolara kadar var. Milyon milyon, milyar milyar satacaklar. Oradan bir rant elde edecekler, kaynak elde edip para kazanacaklar. Bunlar insanların sağlığı üzerine oynanan kurgularla elde edilen kazançlar.

Gerçekten şimdi bunları artık anlayalım yani. Millet olarak içinde bulunduğumuz sıkıntıların sadece kendimizden kaynaklı değil, uluslararası alanlardan, uluslararası mahfillerde de kaynaklarını çok takip etmemiz lazım gerek. Adamlar bunu ürettiler bu gerçek yani. Dünyanın her tarafına dediğim gibi temizlik maddelerinden tutun şimdi aşı satacaklar, sonra belki de ilacı da vardır ve ilacın da satacaklar ama Türkiye’de bir Cumhurbaşkanı var çok şükür.

Silikon Vadisi gibi, Amerika'daki gibi, Türkiye’de bir sağlık vadisi projesi var Cumhurbaşkanımızın belirttiği. ODTÜ’nün bir arazisi var Ankara da o arazide bu kabil ilaçlar satılacak. Dünyada zaten bir siber savaş var, birde bunlar var. Bir de kendilerini sosyal politikalarına baktığınız zaman sosyal güvenlik sistemleri çok sıkıntılı bir dönemdeydi çünkü yeni nesil yok hep yaşlı nesil. Yaşlı nesil olunca bu sosyal yardım sistemleri bunları taşıyamaz hale gelmişler. Belki veballeri başlarına bunlar üreterek kendi insanlarını öldürdüler. Özellikle yaşlı kesime ciddi olarak bakmadılar. Böylelikle sosyal güvenlik sistemlerini rahatlatmaya çalıştılar.  Buda bir kurgu değil doğrusu yani. Yani bizim kendimizin ürettiği bir fikir değil, gerçek bunlar. Sosyal güvenlik sistemlere çok sıkıntılar içindeydi böylelikle o yaşlı kesimi göz göre göre ölüme terk ettiler. Ama bu ülkenin başındaki Cumhurbaşkanımız önce 65 yaşın üzerindeki insanlara bakacağız dedi. Aşıda da öyle dikkat ederseniz. Önce sağlıkçılarımız, sonra 65 yaş üzerindeki insanlarımıza. Bizdeki yaşlılar bizim değerlerimiz, biz bu anlayışla büyüdük, o anlayışta yetiştik. Bir de bu ülke bu kabil sıkıntılarla Allaha şükür tekrar yardımlaşmanın önemini kavrıyor. Paylaşmanın önemini kavrayan, şimdi gerçekten bu Türkiye kendi insanlarımız imkanlarıyla diğer imkanı olmayan arkadaşlarımız paylaşımı şahit oluyor.  Bu paylaşmanın ne kadar önemli olduğunu, komşuluk münasebetlerinin bizim sosyal yapımız için ne kadar emniyetli olduğunu kavradık tekrar. İnşallah bir de bu kabil sıkıntıları aşacak konuma geliyor Türkiye kendi aşısını üretecek, ilaçlarını da üretecek. Bu dışa bağımlı olduğumuz en önemli anlardan bir tanesi bu ilaç sektörü. İlaç sütten inşallah kendimiz ürettiğimiz zaman bağımlılıklardan kurtaracağız ve bu ülkenin imkanları kendilerine inşallah akmayacak” dedi.

Medeni denilen ülkelerin yolda yürürken birbirlerinin maskeleri çaldıklarını kaydeden Mahçiçek, “Bizim yerel yönetimler bağlamında gerçekten çok hazırlıklı değildik. Ama süratle bir kriz yönetimi oluşturduk. Neler yapabileceğimize bakarak hemen 6 tane aracımız, 16 tane personelimizle hijyen çalışmalarına başladık. Rakamsal olarak her gün 30 tane apartman, 30 tane dairenin ilaçlama çalışmalarını yaptık, temizledik. 11 bin 100 haneye ulaşmışız, 105 tane Kur’an Kursumuzu periyodik olarak ilaçlamışız, 35 tane aile sağlık merkezimizi ilaçlamışız, 153 eczanemizi ve bin 300 defa Pazar yerlerimizi dezenfekte ettik. Bin civarında esnafımızın dükkanını temizlemişiz, dezenfekte etmişiz. 200 ton dezenfektan kullanıldı. 81 bin adet eldiven, 260 bin maske, 6 bin 750 kişiye ihtiyaç kolisi ve sağlık kolisi, 2 bin 100 şifa paketi, bin 700 tane anne sağlık paketi dağıtımı yaptık. Pandeminin inşalarımıza zarar vermemesi için kontrollerde dahil ciddi çalışmalar yaptık. Yerel yönetimler gerçekten bu bağlamda fevkalade görevler üstlendi. Hizmetler buralardan yapılıyor” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi