Kadir Gülkesen ve zücaciyede üretim üssü olmak…

Yıllar önce, yerini pek hatırlamıyorum, benim de katıldığım bir fuar etkinliği idi, İstanbul’a TSO'yu temsilen gelmişti, orada uzun da olsa yaptığı nefis konuşma ilgimi ve dikkatimi çekmişti. 

Türkiye metal mutfak eşya üretiminin yüzde 60’ının yapıldığı Kahramanmaraş’ta, üretimini artırmak için yeni yatırımlar yapıyor. TSO Başkan Yardımcısı Kadir Gülkesen, ülkemizde ve kentimizde bulunan üreticilerin 100 milyar dolarlık dünya züccaciye pazarından daha fazla pay almak istediğini belirtirken, doğrusu sektörün Türk ve dünya pazarında geldiği noktayı işaret etmesi, göğsümüzü kabartıyor.

*

Kadir Gülkesen, beyefendi, gülen yüzüyle, nezaket timsali bir insan. Başarılı bir işletmeci olduğu kadar da, çevresinde sevilip sayılan sima.

Artık herkes öğrendi ve kanıksadı ki, Kahramanmaraş metal mutfak eşya gruplarında iki büyük üretim üssünden biri. Bu üs’sün oluşmasında, binlerce insanın ekmek yemesinde, istihdam sağlanmasında ve katma değer yaratılmasında emeği geçenlerden biri olan sevgili Gülkesen, kentimizde bu sektörde üretim yapan 100’eyakın firma olduğunu söylüyor bize.

*

Bugün hayatta olmayan dayılarım H. Ahmet, Arap ve Mustafa Öncülokur da bakırcılıktan, alüminyumculuktan gelmeler. Şimdi bu sektörde evlatları Sıddık ve Ali Öncülokur kardeşler; ‘Öncü Metal’ adı altında sürdürürlerken, hem pazar paylarını büyütmüşler, hem de markaları ile aranan firma haline gelmişler.

Yeğenlerimi de ayrıca tebrik ediyorum.

Zamanla alüminyum sektörü kan k

aybedince, yerini metal-çelik sektörüne bıraktı. Bugün bu alanda marka haline gelmiş firmalar, markalar dünya devleri ile yarışır hale gelmişler ise, bunda yatırımcılarımızın başarısı, azmi ve iyi niyetleri gözdene kaçmamalı.

Örneğin bir ‘Has Cevher’i yaratan H. Hüseyin Dinçer’i dekimse aklından çıkartmamalı… Yiğit adamdır sayın Dinçer. Açık, nete ve dobra…

*

Sektör bugün çeşitliliğini artırıyor. Önce bakırcılık arkasından alüminyum camiasından gelen tecrübesiyle modern tesislerinde paslanmaz çelik, yanmaz yapışmaz mamuller üretmeye devam eden şehrimiz, yaklaşık 5 kıtada 80 ülkeye ihracat yapıyor. Bu rakam ve göstergeler gurur veriyor insana.  İhracat yapılmayan ülkeleri de dikkate alan sayın Gülkesen, ihracat yaptığımız ülkelerde pazar payımızı geliştirirken diğer ülkelerde de var olma gayretini güdüyor. Devam ediyor;  “Dünyada, Türkiye’de de Kahramanmaraş önemli bir üretim üssü. Bu özelliğimizi geliştirmek için yatırımlarımıza devam ediyoruz. Üretimde ilk akla gelen merkez olduğu için üretimde marka kent”

 “ihracattaki potansiyel bizim için çok önemli” diyen Gülkesen; “Yeni OSB’de de yatırımlarımız devam edecek. Doğru desteklerle sektör büyüme potansiyeline sahip sektörün strateji planı oluşturulup doğru uygulanırsa ihracatta yeni başarılara imza atacağı bir gerçek. Dünyanın merkezindeyiz!” gibi iddialı bir çıkışın da ev sahipliğini yapıyor adeta.

Dünyanın merkezinde olmak. Bu iddia bile sektörün nereden nereye geldiğini göstermesi bakımından ciddi bir atılım.

Sayın Gülkesen ve bu sektördeki arkadaşlarımızın başarısını alkışlıyorum.

İhracat yapılan ülke sayısının 100’lere tırmanması dileğiyle

Ve bu meselede son not, bu kentin, sanayi ve iş dünyasının Gülkesen’e ihtiyacı var…