Keskinci, Kadına yönelik şiddetin en görünür halinin cinayet olduğunu, ancak kadınların fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik şiddet gibi çok çeşitli biçimlerde şiddete uğradıklarını belirterek, “Kadına yönelik şiddetin kökeninde toplumsal cinsiyet rollerindeki pekişme ve artan muhafazakarlık yatıyor. buna bağlı olarak giderek artan kadın cinayetlerinin de kadına yönelik şiddetin arttığını ve toplumsal cinsiyet rolleri itibariyle de o rollerin giderek derinleştiğinin, pekiştiğinin bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.” dedi.
Kadına ve çocuğa şiddet gösterenlerin geçmişinde, onların da çocukluklarında aileleri veya başkaları tarafından şiddet gördükleri saptanmıştır diyen Keskinci, “Bilinçaltına sorun çözme yöntemi olarak şiddeti yerleştiren ve öğrenen birey, kendini şiddet davranışıyla ifade etmektedir. Sorunu çözmek için psikologlardan destek alması gerekir. İyi bir tedavi sürecinden sonra bu davranıştan vazgeçmek mümkündür.” şeklinde konuştu.