Dün akşam, Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde gerçekleşen Türk halk müziği konseri, sadece bir müzik dinletisi değil; bir şehirde kültürün nasıl yaşatıldığını, nasıl içtenlikle sahiplenildiğini gösteren büyülü bir buluşmaydı. Gönülden gelen ezgilerle başlayan bu yolculukta, sahnede sadece sanat değil; vefa, emek ve yüreğin sesi vardı.
Ahmet Hikmet Temiz Yürek… İsmi gibi temiz, hikmetiyle derin, yüreğiyle yol açan bir insan. O yalnızca bir sınıf öğretmeni değil; küçücük beyinlere hayatı, değerleri ve anlamı dokuyan, onları sadece eğitmekle kalmayıp bir medeniyetin taşıyıcısı haline getiren özel bir öğretmen. Ama bununla yetinmeyen, gönlünü sazla, sesiyle, kültürle yoğurmuş bir halk müziği eğitmeni aynı zamanda.
Dün gece onun yetiştirdiği öğrenciler, saz arkadaşları, solo sanatçılar ve tüm koro, sahnede sadece yeteneklerini değil; inançlarını, kültürlerine olan sevdalarını ve ideallerini de ortaya koydu. Bu şehirde, Kahramanmaraş’ta, bir konser gecesiyle geçmişimizin izlerini bugüne taşıdılar. Seyircilere sadece notaları değil, yüreklerine dokunan bir deneyimi armağan ettiler.
Bu anlamlı konser, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları ve iş birliğiyle hayata geçirildi. Kültüre ve sanata her zaman sahip çıkan Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Fırat Görgel’in desteğiyle gerçekleşen bu gece, aslında bir vizyonun ürünüydü. Başkan Görgel’in, bu toprakların sesi olan türkülerimize, gençlerin kültürle buluşmasına verdiği önem, şehrin kültürel hafızasına işlenen kıymetli bir yatırım niteliğinde.
Ben de zaman zaman bu çalışmaların bir parçası olmaktan, o koridorlarda yankılanan bağlama sesini duymaktan, o içten provalara tanıklık etmekten tarifsiz bir huzur duyuyorum. Bu etkinlikler sadece bir dinleti değil; insanın ruhuna işleyen, umut veren, aidiyet duygusunu pekiştiren buluşmalar haline geliyor.
Ahmet Hikmet Temiz Yürek hocam başta olmak üzere bu güzel geceye katkı sunan herkese minnettarım. Onlar sadece sahneye çıkmadılar, aynı zamanda bu şehrin kalbine bir iz bıraktılar.
Ve evet… Bu bir konserdi, ama daha fazlasıydı. Bu bir kültür seferberliğiydi. Bir şehri, müziğin gücüyle birleştiren, geçmişi geleceğe emanet eden bir gecenin adıydı.