KAHRAMANMARAŞ, Gaziantep, Adana ve Şanlıurfa’ya yaptığı modern AVM’lerle (Piazza AVM ve Optimum AVM) bu kentlerin sosyal gelişimine de öncülük eden Rönesans Holding’in kaptanı Erman Ilıcak, ülkenin ve kentlerin gelişmesi için sorgulayan, düşünen ve çözüm üreten insanlara ihtiyaç olduğunu belirtiyor ve ekliyor; “Yıldız olmak yetmez, takımla paslaş, sonuna kadar mücadele et...”

İşte asıl sihirli sözcük bu olsa gerek!

Yani kolektif akıl, katılımcı yönetim ve stratejik düşünme yetisi…

Kahramanmaraş’ın en büyükleri içinde yer alan Arsan Group Yönetim Kurulu Başkanı Alişan Arıkan, “Önce, sosyal donatı anlamında altyapıyı oluşturmamız gerekiyor. Sadece yollarla, barajlarla olacak bir şey değil. Örneğin AVM gibi yatırımları gerçekleştirelim; insanlar oturdukları yerde memnun olsunlar. Sonra yerel girişimciler de devreye girmeli. Çünkü bölgelerinin neye ihtiyacı olduğunu daha iyi biliyorlar…” diyor.

Hepsine eyvallah ama maalesef bizde eksik olan, bölgelerin neye ihtiyacı olduğunu ve önceliğin ne olduğunu anlayamayan, günlük siyasi ikbale sarılmış yöneticiler.

Siyaset etrafında sürüp giden kısır tartışmalar, sokak aralarında yükselen tatsız tuzsuz amorf apartmanlar ve bunlar gibi kentteki bir yığın saçmalık, büyük resmin küçük detayları aslında.

Kimse alınıp gücenmesin ama işin özü: yıldız olmak yetmiyor, takımın paslaşması gerekiyor. Oysa vizyonumuz bulanık. Günlük sorunların içinde öyle bir boğuluyoruz ki, bu kafayla bir yere varamayacağımızı da fark edemiyoruz. Küçük kazanımlar için büyük kavgalar ediyoruz.

Kısır bir döngü bu…

Kentleri; üzerinde kolektif akılla mutabık kalınmış değerlere göre şekillendirmek yerine, kentin kurduğu tuzaklara düşüyoruz habire.

Elbette ki artık merkezlere toplanmış yüzbinleri yönetmek ve onların her geçen gün artan taleplerini karşılamak kolay değil, bunun farkındayız. Yerel sorunlara ilaveten esen küresel rüzgârlarla, değişen dünya şartlarıyla, aniden ortaya çıkan fırsat ve tehditlerle başa çıkmak zorundayız.

ANTEP 6,5 MİLYAR DOLAR, MARAŞ 830 MİLYON DOLAR

GAZİANTEP, Kahramanmaraş’ın yaklaşık altı katı ihracatıyla sırada yerini aldı.

Mesela Türkiye’de nüfusu 500 binin üzerinde yaklaşık yirmi kent olduğunu düşününce Kahramanmaraş’ın yeri o kadar da kötü değil aslında. Ayrıca kişi başına gayrısafi yurtiçi hasıla rakamlarına göre yapılacak bir sıralamada Kahramanmaraş daha önlere de gelebilir.

Kritik soruyu bu sütunlardan KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük ve Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’a soralım: Kahramanmaraş ilk 10’a girse ne fark eder?

Ya da 6.5 milyar dolar ihracatla Türkiye’de altıncı sıraya oturan Gaziantep’de yaşayan insanların yaşam kaliteleri, 830 milyon dolar ihracat yapıp 20. sıraya oturan Kahramanmaraş’a göre nasıl acaba?

Yani üretmek yetmiyor, gelişmeyle gelen zenginliğin insanlara nasıl yansıdığı çok daha önemli.

Geçmişte bir sohbetimizde Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, “Kentleri; üzerinde kolektif akılla mutabık kalınmış değerlere göre şekillendirmek yerine, kentin kurduğu tuzaklara düşüyoruz habire.” demişti. Oysa sadece MADO’nun kurucuları Mehmet, Atilla ve Erdal Kambur kardeşlerin vizyonunu bile örnek alabilsek, çok daha önemli bir mesafe katedebileceğiz.

Biz ne yapıyoruz? Kentimizin kaptanları ne diyor? Rotamız ya da rotaları kafanıza yatıyor mu?

Silkinmemiz gerekiyor arkadaşlar silkinmemiz...

İşte tam da bu nedenle, kentimizin daha iyiye gitmesini istiyorsak, çocuklarımızın daha yaşanılabilir bir kentte mutlu olmasını istiyorsak, duygusallığımızı ve particiliğimizi bir kenara bırakarak ortak aklı harekete geçirmeliyiz.

Başta Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek ve Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay olmak üzere bütün ilçe Belediye Başkanlarımız! Hadi bakalım şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve mutlaka ama mutlaka particiliğinizi de bir kenara koyup düşünün ve paslaşmaya başlayın!

Artık düdük çaldı, oyun başladı.

Yıldız olmak yetmez, takımla paslaş!