Andırın yolu senelerdir rezalet. Zaman zaman ya kaymalar oldu, ya yol genişletmesi, hepsi de göz boyama, hepsi de ‘hizmet veriliyor’  görüntüsü pozisyonu, hepsinde birilerini zengin etme çabası varken, bazıları da;‘aceleniz ne kardeşim, biter nasıl olsa, yaz var, kış var, Allah’ın senesine kırana mı girdi?’ havasında, çalımında…

Hep bu zihniyet hasıl oldu bu yolda.

Hep aynı firma üstlendi işi.

Hep yap boz taktiği, hep düşük ve kalitesizi malzeme kullanımı, hep zamana oynama, hep sürüncemede bırakma, uzatmaları oynama, hep daha çok hakkediş edinme gayreti, hep, hep…

Kimsenin günahını almak istemem ama hep aynı adamlar, firmalar sebeplendi bu işten.

Aha size yol…

*

Şu gün olmuş, 50 sene önceki hali Andırın yolu…

Güzergâhtaki heyelanı da dikkate alarak, mesafeyi de kısaltmak adına,Körsulu’yu 15 kilometre dolanmak zorunda kalmayacak şekilde, bir köprü istedik karşıdan karşıya.

Biz yazdık, biz konuştuk, biz istedik biz dinledik. Netice, Hatice…

Ne zaman ve nerede bir ihale oldu, yol yapım, alt veya üst geçit bilmem ne,“Hadi Çağrı, şunu yap Çağrı, bunu yap Çağrı, aslansın Çağrı, kaplansın Çağrı…” kuyruğu yok o ayrı mesele…

Başka bir şey, başka kimse yok… Yok işte, yalan mı söylüyoruz. Memlekette adam kıtlığı var!!!!!

Onun bunun Çağrı’sı değil mesele olan, bizim çağırımız herkese.

Tabi duymak isteyenlere…