AK Parti Denizli İl Danışma Toplantısında konuşan Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, “Bu ülkenin insanı çözüm istiyor. Bu ülkenin yüzde 95’i bir ve beraber yaşama arzusu içerisinde olduğunu beyan etmektedir” dedi.

Türkiye’nin terör belasından kurtulması gerektiğini ifade eden Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, “Terör, Türkiye’nin ayağındaki bir prangadır. Koşmak istiyorsunuz, yarışmak istiyorsunuz, fakat ayağınızda pranga bulunmaktadır. Türklerin kurduğu devletler birer kabile devleti değildir. Osmanlı Türk devleti değil miydi? Osmanlı Türkçe kullanıyordu. Mekke’ye, Medine’ye yazı gönderdiğinde Türkçe gönderiyordu. Fakat orada Arapça konuşuluyordu. Osmanlı’nın hakim olduğu tüm coğrafyalarda herkes kendi dilini konuşuyordu. Hangi şekilde tarif ederseniz edin, bu sorunun güvenlik boyutu yanında tarihî boyutları var; demokratik, sosyal, kültürel, ekonomik ve diğer boyutları bulunmaktadır. Yanlış uygulamalardan kaynaklanan kırgınlıklar, küskünlükler ve şüpheler insanlarımızı içinde bulunduğu noktaya getirmiştir” dedi. Türkiye’de yaşayan 76 milyon insanın kardeş olduğunu ifade eden Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı Nevzat Pakdil konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Bu süreçte dedikodulara, söylentilere asla kulak asmayın. Bu süreçte, sizi korkutmak, sizi tedirgin etmek, sizi manipüle etmek için uydurulan iddialara, ithamlara, iftiralara asla inanmayın. Siyasi hırsla, rant hırsıyla, aklı yedeğe almış bir gözü dönmüşlükle, tarihe, ecdada, şehitlerimize sırtını dönmüş bir şaşkınlıkla, kaos ortamından medet umanların tavırlarına aldanmayın. Kurt puslu havayı sever, derler. Bizim amacımız net ufuklar, berrak zihinlerdir.

Başbakanımızın da dediği gibi; Türk ile Kürt’ün tarihi son 29 yıl üzerinden, özellikle bir 29 yıl yeterlidir veya 29 yıldır gibi bir yaklaşım bir defa doğru tarih tespiti değildir. Yaklaşık bin yılı bir kenara koyup 29 yıl üzerinden fitne üretenler, bu kadim dostluğu, bu kadim kardeşliği anlayamazlar.”

Bir kısım insanların ezberlerini bozması gerektiğini sözlerine ekleyen Pakdil, “Şimdi şöyle düşünelim; Selahattin Eyyübi bir Kürt’tü. Haçlılara karşı Arabıyla, Türk’iyle, Kürdüyle kol kola savaşıp şehit olmadılar mı? Bu ülkeyi savunmadılar mı? Çanakkale’ye gidenler, mezar taşlarını bir okusunlar. Şehitlerin memleketlerine baksınlar. Sarıkamış’te şehit olanlara bir bakalım, memleketimizin her noktasından evlatlarımız var.  O gün ayrı gayrı düşünmeyen bu ülkenin insanı niye bugün birbirine düşman kardeş gibi bakıyor? Çözüm süreci küslüklerin ortadan kaldırılması, barışın tesisi için belki de son şanstır. Çare, etnik odaklı siyaset dili değil daha fazla demokrasi, daha fazla insan haklarıdır” şeklinde konuştu. Bu ülkenin insanlarının dünyaya söyleyecek çok sözü olduğunu belirten Pakdil konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Güneydoğu Anadolu bölgesinin insanı da, diğer bölgelerin insanı da, (Terör sona erecek, akan kan ne zaman bitecek) diye sormaktadır. Biz bu konuda da bölge halkının hâline tercüman olduk. Ayrıca terörün ekonomik kaynaklarını kuruttuk. Artık terör örgütü derin yerlerden, yasadışı illegal işlerden destek alamıyor. Eroin, kaçakçılık gibi birçok alandan elde ettikleri gelirler, emniyet güçlerimizin yapmış olduğu operasyonlarla sona erdi.  İşte tüm bu sebepler terör örgütünü pes ettirdi. Çünkü sonu olmayan bir yoldaydı. Biz pazarlık yapmadık. Pazarlık yapıldı, oldubitti, diye bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Fakat şu unutulmamalıdır ki, eşkıyanın ne zaman ne yapacağı belli olmaz.  Tekrar ifade etmek gerekirse, bu sorunları çözmeden büyük devlet olamazsınız. Anadolu’da bir tabir vardır; “Kavgalı eve kız vermezler” Eğer siz kendi içinde sorunlarınızı çözemezseniz, büyük devlet olma idealiniz havada kalır.  Herkesin bu sürece yüzde 100 destek verecek diye bir şey söz konusu değildir. Zaten her noktasında size destek verseler ellerinde argüman kalmayacaktır. Bunu bir bakıma parti içi malzeme olarak da kullanıyorlar. Bizler, netice almaya yönelik çalışmamız gerekiyor. Onların söylemleriyle vakit geçirmenin bir anlamı yoktur.


AK Parti'deki azim ve kararlılık Türkiye'yi modern uygarlık seviyesinin üzerine çıkarma azim ve kararlılığıdır. Biz diyoruz ki, hem ülkemiz güçlü olacak, hem milletimiz güçlü olacak hem de devletimiz güçlü olacaktır. Milleti aç ve açıkta bırakarak milliyetçilik yapmanın, milleti aç ve açıkta bırakarak devletçilik yapmanın devri çoktan geçti. Türkiye'nin yeri alt kümeler değildir, süper ligdir. Türkiye tarihi ile doğal kaynaklarıyla, coğrafyasıyla, insan gücüyle hem bölgesinin hem de dünyanın önde gelen ülkelerinden biridir.”

İÇ MESELELERİNİZİ ÇÖZMEDEN LİDER ÜLKE OLAMAZSINIZ

Kendi evimizdeki pisliği süpürmemiz gerektiğini, kendi evimizi düzene koymamız gerektiğini sözlerine ekleyen Pakdil konuşmasını şöyle tamamaladı:

“Lider olan bir ülkenin kendi iç meselelerini çözemediğini düşünmek ne kadar acı bir gerçektir. AK Parti bu gerçekle hareket ederek terör olayının çözümü noktasında yeni bir süreç başlattı. Bu çözüm süreci ülkemiz için bir şanstır. Bugün, Türkiye, bölgesindeki her sorunun çözülmesinde aktif görev alan, sözü dinlenen bir ülke konumuna geldiyse bu AK kadroların vermiş olduğu bir mücadelenin neticesidir. Biz özgüvenle hareket ederek, herkesle kavgayla değil, barışık olarak bu noktaya geldik. İnancına güvenmeyen inanç hürriyetinden korkar, düşüncesine güvenmeyen düşünce hürriyetinden korkar. Bizler AK Partililer olarak düşüncemize de güveniyoruz, inancımıza da güveniyoruz. Ne düşünce hürriyetinden korkuyoruz, ne inanç hürriyetinden korkuyoruz. Emin adımlarla yola devam ediyoruz.

10 BİN İNSANIMIZI TOPRAĞA VERDİK

Türkiye terör ve şiddet sebebiyle 40 bine yakın insanını toprağa verdi. Sorunun ekonomik, sosyal ve siyasi faturasıyla ilgili yapılan tahminleri sizler de biliyorsunuz. Bu sorun bugün sadece iç barışımızı, toplumsal bütünlüğümüzü, huzur ve esenliğimizi tehdit etmiyor, aynı zamanda bölgesel etkinliğimizi, 2023 hedeflerimizi, büyük zorluklarla sağladığımız güven ve istikrarı da riske atıyor. Çözümsüzlüğü çözüm görenlerin anlamadığı gerçek, bu yaklaşımın miadını doldurduğu, bu anlayışın artık sürdürülebilir olmadığıdır. Çözüme karşı olanların önerisi, açıkça ölümlerin devam etmesidir, Türkiye’nin kan kaybetmeyi sürdürmesidir. Biz ülkemize ve milletimize bu faturayı ödetmek istemiyoruz. “


AK Parti Denizli İl Danışma Toplantısında AK Parti Denizli İl Başkanı Avni Örki, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zola açılış konuşması yaptılar.

Editör: Haber Merkezi