Cinsiyet ayrımına her zaman karşıyım ama maalesef erkek egemen bir dünyada yaşıyoruz. Sadece Türkiye’de ya da Kahramanmaraş’ta değil, dünyada durum bu.

Kadın olmak, aile hayatında da iş hayatında da her zaman daha çok özveriyi, fedakarlığı, çabayı, mücadeleyi gerektiriyor.

Ben de mesleğime yeni başladığımda birçok zorluk yaşadım. Ama mücadelem ve kararlılığım sayesinde bugünlere geldim. En büyük şansım ise ailemin desteğinin benimle olmasıydı.

Kadın her ortamda saygı görse de aslında başarısı daima kıskanılır.  Kadının kadına verdiği zarar da ayrı bir konu.

Kadın milletvekili olmak da zor. Tıpkı Milletvekili Habibe Öçal gibi! Öncelikle kendisini çok başarılı bulduğumu ifade etmek istiyorum.   

Sayın Öçal, milletvekili adayı gösterildiği günden bu yana adeta taşlanmaya başlandı. Tabi ki siyasi rakipleri ve birkaç basın mensubu tarafından.  

Giyiminden tutun, özel hayatına kadar fütursuzca laflar edildi, yazılar yazıldı. Namusuna varıncaya kadar iftiralar atıldı. Tetikçi dediğimiz kişilere ağıza alınmayacak, akla hayale gelmeyecek yazılar yazdırıldı, paylaşımlar yaptırıldı. Yazık, çok yazık! Kızınız, kız kardeşiniz yoksa bile size doğuran anne de bir kadın. Herhâlde, bu tür eylem içerisinde olanların namus kaygısı böyle bir kutsallığı yok diye düşünüyorum. Başka bir izah ya da söz bulamıyorum. Böyle bir kaygı olmayanlar ancak bu kadar rahat bir şekilde başkalarının namusuna dil uzatır. Bir milletvekilinin ve üstelik bir kadının telefon numarası ile (Bunu demeye de utanıyorum) tele… diye sayfa açarsınız? Allah belanızı verir. Ölüm var, ölüm!

Erkek ya da kadın kim olursa olsun bu tür muameleyi hak etmiyor. Herkes eleştirilebilir ama insanların mahremiyetine, kutsal değerlerine hakaret etme yetkisi kimsede yoktur.  Tabi herkes kendine yakışanı yapar.

Ancak kendisi de bir gün çıkıp açıklama yapmayı gerek görmedi doğrusu da buydu. Çünkü O, bu milletin onurlu bir vekili. Milletten aldığı vekaletin hakkını vermeye çalışıyor. Eşinden, çocuklarından, zamanından fedakârlık ediyor. Hakkını hukuki yollardan aradı ve her davayı kazandı. Yine reklam etmedi. Dedim ya herkes kendine yakışanı yapar.

Kendisi yerel siyasi aktörlerden biri değil, ülke siyasetine hizmet eden bir milletvekili. Cumhurbaşkanımızın da en çok güvendiği milletvekillerinden biri. Özellikle yurtdışı çalışmalarında görevlendiriyor.

Kahramanmaraş’a yatırım bütçesi almak için bakanlıklara yıldırma politikası uyguluyor. Tuutğunu koparmakta üstüne yok.  Özellikle şehrimize yeni eğitim yatırımları için gecesini gündüzüne katıyor. Kendisiyle oturun bir sohbet edin, bu şehirle alakalı her soruna hakim ve çözümü noktasında gayret içerisinde. Sohbeti çok keyifli, çok mütevazı bir insan. Lafı evirip çevirmez, doğrusu neyse onu konuşur. Her zaman ulaşılabilen bir milletvekili.

Kendisine gecikmiş bir teşekkür borcum var. Geçtiğimiz yıl yanılmıyorsam Ekim ayı çerisinde çoğu Kahramanmaraşlı 60 vatandaşımız çalışmak için gittiği Kazakistan’da mahsur kalmışlardı. İşçilerin ülkeye dönüşü için çok büyük çaba sarf etti. İşçiler başka siyasileri aramışlar ancak sonuç alamamışlar. İşçiler sosyal medya üzerinden bana ulaştılar. Kalacak yerleri, paraları, yiyecekleri yoktu. Üstelik aralarında kovid olanlar vardı, perişanlardı. Bunun üzerine Milletvekili Sayın Öçal’ı aradım, durumu anlattım, oradaki işçilerden birinin telefon numarasını istedi, kendileriyle konuştu. Kalacak yer, gıda temin etti ve kovid olanlar için sağlık hizmeti aldırdı. Ardından çok kısa sürede yurda dönüşlerini sağladı. Helal olsun dedim, gururlandım. Görevi diyeceksiniz, evet görevi ama başkalarının yapamadığını yaptı. Sonsuz teşekkürler sayın vekilim.

Biliyorum ve takip ediyorum hayatı boyunca olduğu gibi TBMM’de de kadınlar için önemli çalışmalar yürütüyor. Şunun farkında olmak gerek Sayın Öçal, sırf kadın olduğu için milletvekili olarak bu şehre gönderilmedi. Eğitimli, donanımlı, hayatı başarı dolu bir kadın. Ayrıca "PKK Terörü ve Kadın" isimli kitabı büyük cesaret yürek isteyen bir çalışmaydı. Örgütün elinden kaçan, kurtulan kadınlarla, aileleriyle yüz yüze görüşerek yazdığı kitapta, terör örgütü PKK'nın, çocuk yaşta kızları kandırarak kaçırıp hem annelerin hem de örgüte katılan kadınların hayatını nasıl zindana çevirdiğini anlatıyor. Okumanızı tavsiye ederim.

Bir hakkı daha teslim etmek gerekirse, Partisinin Kadın Kolları İl Başkanı Sayın Gül Çitil Okur ile uyum içerisinde birlikte çalışmalarını takdir ediyorum. Bu birlikteliğin, karşılıklı desteğin halkta yansıması da çok güzel. Gül Hanımı da görevinde çok başarılı buluyorum. Tabi o ayrı bir yazı konusu.

Bu arada yazı uzayıp gidiyor. Ben, Milletvekilimiz Sayın Öçal’ı takdirle izliyorum, beğeniyorum ve seviyorum. Her zaman desteğim de kendisiyle diyerek yazıma son noktayı koyuyorum.