Belediye başkanlığı herkesin yapacağı bir iş değildir. Belediyecilik, tecrübe ister, ufuk ister, beceri ister… Belediyecilik kısacası on parmağın onunda da marifet ister.  Öyle memur zihniyeti ile belediye başkanlığı yapılmaz, tüccar zekası ister.

İşte Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek’te bu özelliklerin fazlası var. Hızına yetişmek mümkün değil.

Dün Tekerek Mahallesi’nde yine geleneksel kahvaltı programı vardı ve ardından mahalleye yapılan parkın açılışı.

Hemen hemen her hafta düzenlediği mahalle kahvaltıları bir kültürü yaşatmaya çalışan Başkan Mahçiçek, aslında halkın nabzını da tutuyor. Vatandaşı dinliyor, ihtiyaçları yerinde tespit edip, hizmet sunuyor.

Yaptığı yatırımlar sadece iller Bankasından gelen bütçeyle yapılacak işler değil. O para sadece personelin parasına yeter.

Önemli olan kaynak yaratmak. İşte Başkan Mahçiçek de bunu çok iyi biliyor. Bugün kırsal mahallelerde dahil ilçenin her köşesine yapılan yatırımlar belediyenin bütçesiyle asla yapılamaz.

Geçtiğimiz hafta Fatih, Kale, Fatmalı, Önsen ve Kurtlar Mahallelerini gezdik. Buralar çok değil daha 3 yıl öncesine kadar beldeydi. Adı beldeydi fakat köy gibiydi. Şimdi bir gidin görün, nasıl değişmiş? Okullar, bilgi ve kültür evleri, taziye evleri yapılmış.  Her evin kapısına hatta ahırına kadar parke taşı döşenmiş. Kime sorsak “Başkan Mahçiçek’ten Allah razı olsun, O olmasa bu hizmetleri alamazdık” diyor.

Bu gün merkeze baktığımızda her yerde hizmetleri görmek mümkün. Spor tesisleri, yüzme havuzları, kapalı Pazar yerleri, parklar vs. saymakla bitmez. 3 yılda sunulması hayal olan hizmetlere imza attı.

En önemlisi de çocuklara ve gençlere iyi bir gelecek sağlamak için eğitimlerinden sportif faaliyetlerine kadar düşünerek hizmet vermeye çalışıyor. Yeni eğitim öğretim yılı açılıyor, sayısını bilmiyorum ama binlerce öğrenciye kırtasiye yardımı yapacağını biliyorum.

Bisiklet ve yürüyüş yolu, çok yakında hizmete açılacak. Hasancıklı Rekreasyon alanı birçok siyasetçinin hayal bile edemeyeceği bir proje. Bu şehre hem ekonomik hem de sosyal anlamda çok büyük katkılar sağlayacak.

Şu an öfkeli olduğum için bir bir yazamıyorum bu hizmetleri. Zaten yazmaya kalksam çok uzun zaman alır. Öfkeme gelince sebebi sosyal medyada yazılan çirkin şeyler. Yapılan paylaşımlar.

Ben o kişi ya da kişilere soruyorum: NEYİN PEŞİNDESİNİZ? DERDİNİZ NE?

Üşenmeden sıkılmadan o kadar yazıyı madde madde yazmışsınız. Madem bu kadar kendinizden eminsiniz, iddialarınız var, neden kaçak güreştiniz? Zaten iddialarınız doğru olsa, sosyal medyada değil de, soluğu savcılıkta alırdınız.  

Ama siz dürüst değilsiniz ki! Sizin derdiniz memleket değil ki.

Sizin işiniz şeytanlık, suyu bulandırmak, bu şehre gelen hizmetleri engellemek, çalışanı çalışmaz etmek.

YUH size!

Suyu üfleyerek zemzem niyetine içersiniz, sonra da şeytanın bile aklına gelmeyecek hesaplar peşinden koşar, onun bunun kuklası olursunuz. Bakalım ifşa olunca insan içine nasıl çıkacaksınız?

Yazdınız, paylaştınız peki ne oldu? Elinize ne geçti? Kendinizi rezil ettiniz. Elbet ifşaa olacaksınız, bakalım o zaman insanların yüzüne nasıl bakacaksınız?

Siz ve sizin gibi küçük satılık beyinsizler Başkan Mahçiçek’in ne ismine ne de başarısına gölge düşüremezsiniz. O, adam gibi adam. İşinin ehli.

Kim ne derse desin Başkan Mahçiçek, belediyeciliğin kitabını yazdı. Bu şehir de kendisinin arkasında. Gerisi de boş.