Aksu Çayı’nın her gün farklı bir renk alarak bulanık akması, vatandaşın da kafasını bulandırıyor.

Büyükşehir olmamızla birlikte, vatandaşında yerel yönetimlerden beklentileri arttı. Sadece adı ile değil gerçek anlamda büyükşehir olmak istiyorlar.

Daha önceleri defalarca gündeme getirilmesine rağmen Aksu Çayı eski haline getirilmedi ya da getirilemedi?

Erkenez Çayı’na dökülen fabrika atık suları Aksu Çayı’na karışıyor. Dolayısı ile Aksu Çayı görüntüsü ile görenleri ürkütüyor. Acaba zehir mi akıyor? Hayatımız tehlike altın da mı? vs. sorular bir birini takip ediyor.

Konuyla ilgili Çevre Müdürlüğü tarafından daha önceleri yapılan açıklamada, suyun sadece renginin bozuk olduğu, insan hayatını tehdit edecek bir unsurun olmadığı söylense de, bu açıklama hiç kimseye inandırıcı gelmiyor.

Bu sorunun çözülmesi için elbette öncelikle sanayicilerimizin duyarlı olması gerekiyor. O bölgede bulunan fabrikalar, eğer varsa atık su arıtma tesislerini faaliyete geçirmeleri, eğer yoksa da bir an önce kurmaları gerekiyor.

Artık Büyükşehir olduk. Büyükşehrin bütçesinin yanı sıra yetkileri de çok fazla. Bu konularda Büyükşehrin yetkisine giriyor. Aksu Çayı yeniden incelenmeli ve insan sağlığını tehdit ediyorsa bir an önce çözüm bulunmalı ve gerekenler yapılmalı.

Kafalara takılan diğer bir soru ise; çevre örgütleri böylesine önemli bir konuda neden ses çıkarmıyor? Suda yaşayan canlıları da düşünecek olursak, “hayvan severler nerede? “ diye sormadan edemiyoruz.

Bu sorun ortadan kalktığında ise; Erkenez, Deli ve Aksu Çaylarının etrafı düzenlenerek,  mesire alanı, yürüyüş parkuru veya spor kompleksleri gibi farklı sosyal alanlar oluşturularak halkın hizmetine sunulamaz mı?

Yetkililere duyurulur…

 

Editör: Haber Merkezi