Her 20 yılda bir savaş çıkması sebebi ile Dede Torununu görmedi, Torun Dedesini Tanımadığı ülke olarak bilinen Bosna Hersek ziyareti yeni dostluklar köprüsü kurdu..

Kahramanmaraş Onikişubat Belediyesi Başkanı Hanefi Mahçiçek ve Belediye Meclis üyeleri Başkan yardımcıları müdürleri ile 4 günlük Bosna Herkes ziyaretinde bulunduk..

Başkan Hanefi Mahçiçek: “ Güzel bir ziyaret oldu.. Meclis üyesi ve müdür arkadaşlarımızla 18 Nisan 2016 Salı günü Saraybosna ‘ya gittik 22 Nisan Cuma günü akşam Türkiye döndük..



23 NİSAN KUTLU OLSUN
Saraybosna Büyükelçiliğimizin bu yıl 4. Düzenlediği 23 Nisan Ulusal Eğemenlik ve Çocuk Bayramı Zenica da 20 Nisan günü kutlandı..

Kahramanmaraş Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, Başkan Yardımcısı Hava Saygaz, Sosyal işler ve Kültür Müdürü Fatma Aktuğ, Belediye Meclis üyeleri, Akif Çaylıoğlu, Fatih Kılınçkıran, Muharrem Erantepli, Etem Sünbül, Fatih Kiraz, Mehmet Akpınar, Veli Çiftaslan, Ekrem Ergin, Suat Silahlı, Kadir Tanış, İsmail Kahveci, Durdu Mehmet Karasakız, Muhammed Mustafa Doğru , Şener Yener, Süleyman Şenel, Oğuz Bağrıaçık, Mehmet Nar, Ahmet Kuşçu ve ailelerinden oluşan ekibimiz ile birlikte Çocuk bayramı şenliklerine katıldı.



Bosna Herkes’nin başkenti Saraybosna ve diğer illeri : Travnik, Zenica, Pocitelj- Blagay- Mostar ziyaretlerimizle güzel ve faydalı bir ziyaret olduğunu ifade eden başkan Hanefi Mahçiçek..” Saraybosna Büyükelçimiz Cihad Erginay ziyaretimizle başladığımız Bosna Hersek ziyaretimizde, Bosna Hersekli Müslümanların yalınız olmadıklarını ve onların yanında olduğumuzu gösterdik,” dedi.

1992-95 arasında üç yıl devam eden savaşın izleri halen görülmekte her yer kurşun delikleri ile dolu.. Konya belediyesinin desteğine rağmen : Genel olarak tramvaylar çok eski ve savaştan çıkan bir halk için toparlanma sürecinde yadırgamamak gerekir ki Bosnalı Müslüman kerdeşlerimize destek olmak gerekiyor..



BAŞÇARŞI VE SEBİL MEYDANI
Onikişubat Belediye Başkanımız Hanefi Mahçiçek, Başkan Yardımcısı Hava Saygaz, Kültür Müdürü Fatma Aktuğ Meclis üyelerimizle birlikte toplu resim çektirerek gezimize başlıyoruz..

Başçarşı özellikle 92 yılındaki Sırpların açtığı savaş sonrasında yok edilmek istenmiş ve yoğun sırp ateşine maruz kalmış ama yine de onca badireden sonra dimdik ayakta. Saraybosna'da özellikle bu bölgede herkes Türkçe konuşmakta ve etraf tarihi ve gezilmesi gereken Osmanlı mimarisi eserler ve camiler ile dolu. Çarşı içerisinde alışveriş yapılabilecek bir çok dükkan, cafe, ve ünlü Boşnak böreği ve köftesini yiyebileceğiniz lokantalar ile dolu.

Bu bölgede yaşayan insanlar , ırklar.. İslam dini gelmeden öncede inandıkları din gereği, içki içmezlermiş, fuhuş yapmazlarmış, domuz eti yemezlermiş, böyle olunca İslam dini geldiğinde İslam’ı hemen kabul etmişler.. Allah var Osmanlı İmparatorluğu bölgeyi hamam, han, kervansaray , köprü ve kapalı çarşılarla ihale ettirmiş.. her yer buram buram Osmanlı kokuyor..



Bizde ilk öğle yemeğini Boşnak böreği yiyerek geziye merhaba dedik.. Burası canlı bir tarih kokan mahalle. Çarşı çok kalabalık ve turistler akın etmiş durumda. Yolda adımlarken benim gibi gezmeye gelen bir çok Türk ile karşılaştım. Gaziantepli dostları bile gördüm..

Hafta sonu için gelen, yıllık iznini burada geçiren bir çok Türk, ülkemizin değişik şehirlerinden buraya gelmiş. Kendimi Türkiye de gibi , Maraş çarşılarında , ülkemizde hissediyorum kendimi. Saraybosna yeşillikler içinde bir şehir, aslında Bosna Hersek tamamen yeşillikler içinde bir ülke. Yemyeşil vadiler, tepeler, dağ etekleri var ve görsel olarak çok güzel , buz gibi temiz sular var.. Rüya gibi bir şehir ..

Nisan ve Mayıs ayı yeşilin her torunu göreceğiniz bir şehir..

BAŞÇARŞI'DAN SARAYBOSNA 
Hani başta söyledim ya : İlk gün ziyaretimizde : Yemekten sonra Belediye Başkanımız Hanefi Mahçiçek ve bir heyetle Saraybosna başkonsolosumuzu ziyarette gittik..

Saraybosna Büyükelçimiz Cihat Erginay bizleri karşıladı..

Hoş sohbet ve Bosna Hersek ile alakalı bilgileri aldıktan sonra toplu hatıra resmi çekindik ve : Tarihi eserlerin arasından geçerek Başçarşıya doğru yol alıyoruz..

2002 den sonra yani Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başbakanlığı dönemi ve bugün de her yerde Türkiye’nin imzasını görüyoruz.. T.C. Devleti Vatandaşı olarak bana orada bulunmak gurur verdi.. her yerde bayrağımız dalgalanıyor.. bu çok önemli !

Adımımız başına : Tarih ve farklı bir güzellikler karşımıza çıkıyor..... Her yol başçarşıya çıkıyor.., her adım başçarşıya çıkıyor Saraybosna’da. Osmanlı ruhu var..!

Başçarşı turunu yaparken tam çarşının bitiminde yer alan Hükümet Konağı dikkatimi çekti. 1896 yılında yapılmış tarihi bir eser konumunda. Genelde Saraybosna’yı baştan aşağıya katedeceğiniz ikinci bir yürüyüş parkuru konumundaki Miljacka nehrinin sağ ayağında bulunuyor. Savaş sırasında yoğun olarak sırp ateşine ve bombalarına hedef olmuş ve çok zarar görmüş. Şimdi ise yavaş yavaş eski günlerine dönüş sinyali veriyor yapılan tadilatlar göz çarpıyor ve Türkiye Cumhuriyetinin izlerini göre biliyorsunuz..



1. DÜNYA SAVAŞI 
Rehberimiz Eyüp kardeşimiz: Saraybosna yapılandırma olarak Miljacka nehri eteklerine kurulmuş. Nehir boyunca iki yakayı birbirine bağlayan bir çok köprü bulunmakta ama en ünlüsü 1.dünya savaşının başlamasına neden olan Latin Köprüsü. 1914 yılında Franz Ferdinand ve karısı Sophie tam bu köprü üzerinde Sırp milliyetçisi Gavrilo Princip tarafından öldürüldü ve hemen akabinde 1. Dünya Savaşı başladı.

Onun için burada her zaman her an savaş çıka bilir ! diyerek bizleri uyarıyor..

LATİN KÖPRÜSÜ
Latin köprüsü'nün hemen yanında Saraybosna Müzesi var, içeride bu suikast ile alakalı görsel eşyalar sergileniyor, Saraybosna tarihini yansıtan eserlerde var burada. Müzenin dış cephesinde Saraybosna tarihi ile ilgili fotoğrafların yer aldığı bölümler bulunmakta ama içeriye girdiğinizde gerçekten dünya tarihini değiştiren bu suikast ile alakalı materyalleri görünce bambaşka bir duyguya kapılıyor insan.

Gün sınırlı olunca bu gezinin büyük bölümünü otobüsle yapmak zorunda kaldık.. Saraybosna veya Bosna Hersek illerini gezmek için 15 gün gelip gezmek gerekir.. her camisinide bir namaz kılmak o günün Osmanlı ruhunu yaşamamız gerekir.. Bu sebeple biz konumuza dönüyoruz..

Suikastta kullanılan silah, bomba ve Sırp milliyetçisi Gavrilo Princip'in giydiği pantolon. Silahları ve bombayı resimlerle müzede sergileniyor..

Editör: Haber Merkezi