Türkiye’de medya kuruluşlarının özgür bir ortamda çalışamadığını kaydeden Balbay, "Bu gün ben gazetecilerin istedikleri gibi tümüyle özgür, yazsalar bile, onun yayınlanacağı bir ortam çok az. Buna üzülüyorum ama önümüzdeki dönemde CHP iktidarında medyaya vaadimiz şu ki bir kalem dokunulmazlığı nasıl milletvekillerinin kürsü dokunulmazlığı da var medyaya da bir kalem dokunulmazlığı, gazetecilerin özgürce yazabileceği bir Türkiye hayal ediyoruz." dedi.

Kahramanmaraş’a bir kitapevinin davetlisi olarak gelen CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, CHP Kahramanmaraş İl Başkanlığını ziyaret etti. Balbay, burada kendisini karşılayan partililerle tek tek tokalaştı, 90 yaşındaki bir kadınla sohbet etti. Parti binasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Balbay, Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaşanan şiddet olaylarına değindi. Yaşanan çatışmaların Cizre’de hukuk devletinin olmadığının bir göstergesi olduğunu savunan Balbay, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu, Filistin İslami Direniş Hareketi'nin siyasi lideri Halit Meşal’e ayırdığı zaman kadar Cizre’ye ayırmamasını eleştirdi.

‘Sayın Meşal’e 4,5 saat ayıran Başbakan Cizre’ye 4,5 dakika ayırmamıştır’ diyen Balbay, sözlerine şöyle devam etti: "Devletin maalesef bir bütün yurttaşlarına eşit davranıp, temelde ülkenin iç güvenliğini sağlamak görevi olması gerekirken maalesef Cizre’de yaşananlar orada bir hukuk devletinin olmadığını göstermektedir. Bu olaylar yaşanırken Başbakan Sayın Davutoğlu Konya İl kongresinde de maalesef ana konusu CHP’yi eleştirmek olmuştur. Bu olaylara girmek yerine de tabi ki Halil Meşal Filistin’in önemli bir siyasi figürüdür. Sayın Meşal’e 4,5 saat ayıran Başbakan Cizre’ye 4,5 dakika ayırmamıştır."

Hukuksuz bir şekilde yargılanarak mahkum edildiğini aktaran Balbay, bugün yapılan hukuksuz uygulamalara karşı çıktı. Hukukun silah olarak kullanılmasının kabul edilebilir bir yanı olmadığını ifade eden Balbay şöyle konuştu: "Bugün AKP körleşmiştir, gerçekleri görmek yerine kendi yarattığı hedefi ya da planlarını görmektedir. Ve hukuk da maalesef bu sürecin içinde en büyük yarayı alan kurumlardan biri olmuştur. Hukukun adeta bir silah olarak kullanılmasını hiçbir şekilde onaylamıyoruz."

Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Balbay, bir gazetecinin, tuttuğu iddia edilen notlar sebebiyle yargılandığını hatırlatması üzerine şunları söyledi: "Gazeteci gerçekten yaşadığı çağın tanığıdır ama bizim bu tanıklığımız resmen sanıklığa dönüştürdüler. 2008 yılına kadar ödül aldığım haberler 2009 yılından itibaren suç delili olarak iddianameye girdi. Ve hala bu gün bile biliyorsunuz, TÜBİTAK ya da pek çok yargı kurumu Anayasa Mahkemesi bu tür notların eğer orijinali kopyası alınmamışsa geçerli olamayacağını bugün biliyorsunuz, 5 yıl sonra söyledi. Biz o gün söyledik, bunu yapmayın dedik eğer gazetecinin bu tür notları örneğin düşünün bir yargıç evinde bir mafya davasının dosyası var. Şimdi sen o yargıca mafya üyesisin diyebilir misin? İşi var, o dosya bir gazetecinin evinde olmaz mı? Çünkü bakacak ilgilenecek, o yüzden bu tümüyle gazeteciliğe yönelik bir saldırıydı. Ben başından beri şunu söyledim; bu kişi olarak Mustafa Balbay değil, tüm gazetecilere yönelik bir saldırıdır diye değerlendirmiştim."

 

Editör: Haber Merkezi