Eken; İktidarın izlediği ekonomik politika sayesinde güven ve istikrar ortamının sağlandığını, ekonominin temelinin de güven ve istikrar olduğunu söyledi.

Ekonominin temelinin güven ve istikrar olduğunu önemle vurgulayan Eken, mevcut hükümetin 13 yıllık iktidarı döneminde geçmişte yaşanan olumsuzluklardan alınan derslerle daha sağlam daha bağımsız ve daha güçlü bir ekonomi politikası izlediğini, güven istikrar ortamı sağaldığını söyledi.

İLÇEMİZE OLAN SORUMLULUKLARIMIZI DA UNUTMADIK

İnşaat, otomotiv, hazır beton, yurt işletmeciliği gibi birçok alanda başarılı faaliyetler sergileyen, uzun yıllardır ailece ticaretin içerisinde olduklarını ve ticaret yaparken ilçesine olan sorumlulukları da yerine getirmeye çalıştıklarını ifade eden Eken’den öncelikle kendi çalışmaları hakkında şu bilgileri aldık; “Şuana kadar çok farklı alanlarda perakende satış mağazacılığı yaptık. 2003 yılında şirketimizi kurduk. Ve bugün itibariyle hazır beton imalatı, otomotiv alım satım işi ve öğrencilere yönelik yurt pansiyon işletmeciliği yapıyoruz.

Yurt pansiyon işletmeciliği kar amaçlayarak girdiğimiz bir sektör değil. Bulunduğumuz ilçede yeni faaliyete geçen meslek yüksekokulumuza özellikle dışarıdan gelen öğrencilerin barınma problemlerini gidermek ve ilçemizde bulunan meslek yüksekokulumuzun daha cazip olması için yaptığımız bir yatırımdı. Şuan için 100 öğrencimiz yurt imkânlarımızdan faydalanmaktadırlar.

Hazır beton sektöründe ise Afşin Elbistan Ekinözü Nurhak Göksun ilçelerini kapsayan bir bölgede yapı denetim standartlarına uygun hem yüksek kalitede ürün hem de zamanında hizmet anlayışıyla, geniş araç ve ekipmanlarımızla çalışmaktayız. Özellikle Kahramanmaraşın kuzey ilçelerindeki konut sektöründeki hareketlilik beton ve inşaat malzemeleri satışlarını artırmaktadır. Türkiye genelinde olduğu gibi bu bölgede de inşaat sektörü piyasaları canlı tutmaktadır.

Yine aynı şekilde otomotiv işimizde de geniş bir bölgeye hitap edecek şekilde özellikle ikinci el araçlar konusunda uzun yıllardan bu yana faaliyet göstermekteyiz” dedi.

SANTRALLER BÖLGEMİZE BÜYÜK EKONOMİK KATKI SAĞLIYOR

Birçok alanda başarılı faaliyet gösteren İşadamı Eken, bölge ekonomisi ile ili de şunları söyledi: “Yaşadığımız bölge Kahramanmaraş’ın kuzeyine düşen coğrafyasıyla iklimiyle ve ekonomisiyle merkezden farklılık gösteren bir konumdadır.

Doğu Anadolu ikliminin hakim olması sebebiyle tarım olanakları sınırlıdır. Buna rağmen Afşin Elbistan ovası genişliği ve verimliliği bakımından Türkiye’nin 4. Büyük ovasıdır. Akarsu bakımından zengin olan bölgemizde acilen gölet ve sulama barajı çalışmalarının yapılması gerekliliğine inanıyorum. Yapımı tamamlanan Adatepe Barajında su tutulmaya başlanmıştır. Kanalet ihalesinin de biran önce yapılarak sulamanın yapılması aciliyet taşımaktadır. Diğer taraftan tarım politikalarının güncellenmesi ve bölgesel olarak ayarlanması gerekiyor. Çiftçilerimiz hala yeterli bilinçle tarım yapmıyor. Bakanlık olarak ekonomik katkısı fazla olan yeni ürünlerin tanıtılması ve aynı zamanda mevcut ürünlerin geliştirilmesi ve planlamasına yönelik çalışmaların hazırlanması gerekmektedir. Sonuçta bölgemizin temel ekonomisi tarım yapan insanlara dayanmaktadır.

Diğer taraftan sanayisi gelişmemiş olan kuzey bölgenin devasa organize sanayi bölgelerine taş çıkaracak kadar büyük ölçekte iki termik santrali ve açık işletme kömür sahaları mevcuttur. Çalışan sayısının fazla olması ve ekonomik girdiye olan katkısı yadsınamaz oranda büyüktür. Türkiye’nin toplam enerjisinin % 8’lik dilimini karşılayan Afşin- Elbistan termik santralleri bölge insanımız için ekonomik anlamda büyük önem taşımaktadır. Fakat ekonomiyle beraber çevresel zararların göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Acilen termik santrallerimizde çevreye ve insana zararlı olan atıkların ve zehirli gazların ıslahı konusunda çalışma yapılması ve zararın en aza indirilmesi gerekmektedir.”

EKONOMİNİN TEMELİ GÜVEN VE İSTİKRARDIR

Ülke ekonomisinin Ak Parti İktidarı döneminde sağlanan güven ve istikrar ortamı ile ivme kazandığına dikkat çeken Eken, “Ekonominin temeli güven ve istikrardır” diyerek,  konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Türkiye uzun yıllar ekonomik olarak hep sıkıntılı dönemlerden geçti. Ülkemizin şuana kadar tamamen yerli olan bir ekonomi politikası olmamıştı. Koalisyon hükümetleri ile istikrarsız bir siyaset hüküm sürmüştür. Çok hassas dengeler üzerine kurulu olan ticaret ve iş dünyası ise uzun yılların birikimini küçük krizlerde bile kaybedebiliyorlardı. Ticaretin içinde olan bir aile şirketi olarak bu sıkıntıları özellikle yakın tarihimizde 1994 ve 2001 krizlerinde yaşadık. Bir gecede iflasların eşiğine geldik. Bunun faturasını da millet olarak hep beraber ödedik.  

IMF ile yapılan anlaşmalarla ülke borçlandırılarak ekonomik ve siyasal politikalarda söz sahibi olanlar yerli birikim ve kazançları gecelik repo, tahvil ve hazine bonolarıyla kazanç hanelerine geçiriyorlardı. Yüksek enflasyon ve yüksek faiz oranları dengesiz döviz kurları yatırımların önüne geçiyordu. Ve istihdama yönelik yatırımlar yapılamıyordu. Daha kolay olan emeksiz, zahmetsiz parayla para kazanılan bir ülkeydik. Neticede işsizlerin çoğaldığı toplumsal buhranların arttığı kendine güveni ve saygısı kalmamış bir toplum haline gelmiştik.

Başta da söylediğim gibi ekonominin temeli güven ve istikrardır. Bu nedenle birçok platformda karşılaştığımız iş adamlarımızın her ne kadar siyasi görüşleri farklıda olsa genel kanısı ülkemizdeki istikrarın ve güven ortamının devam etmesi yönündedir. Mevcut hükümetimizin 13 yıllık iktidarı döneminde geçmişte yaşanan olumsuzluklardan alınan derslerle daha sağlam daha bağımsız ve daha güçlü bir ekonomi politikası izlenmektedir. Buda gerek bölgemizde gerekse ülkemizde daha hızlı ve sağlam büyümemize olanak sağlayacaktır.”

 

 

Editör: Haber Merkezi