Öğrencilerin tercih formlarını doldururken yanlış kriterleri baz aldığını ifade eden Aslan, “Tercih yaparken yanlış bilinen genel geçer kriterlerden vazgeçilmeli. Özellikle tercih edilen meslek gruplarının alınan puana göre formlara yazılması doğru bir adım değildir. Bu durum ileriki dönemlerde öğrenci için sorun teşkil edecektir. Tercih yaparken bu yanlış yoldan vazgeçilmeli, öğrencilerin istekleri, ilgi alanları ve gelecek hedefleri dikkate alınmalıdır.” diyerek yanlış tercih yapılmaması konusunda öğrencileri ve velileri uyardı. 

Aslan, bunların dışında öğrencilerin tercih yaparken kendilerinde bulunduğunu düşündükleri ve çevrelerinin de onayladığı yeteneklerini de göz önünde bulundurması gerektiğini söylerken, bu gibi öğrenciye yönelik unsurların ardından puan kriterinin devreye girmesinin önemini vurguladı. 

Öğrencilerin çok zorlu bir sınav döneminin ardından bir o kadar karmaşık bir dönem olan tercih dönemine gireceğini söyleyen Aslan, “Üniversite tercihleri ülkemizde her zaman kolay olarak algılanır ve özen gösterilmeden yapılır. Bu durum aileler ve öğrenciler için ilk etapta olmasa da geniş zaman diliminde ciddi sosyolojik ve ekonomik tepkimeleri meydana getirir.” dedi.

Bu dönemlerde ülkemizde yapılan en büyük yanlışlardan biri olarak hemen herkesin öğrencilerin tercihlerini etkileyebilecek yorum ve değerlendirmelerde bulunmasını gösteren Aslan, “Ülkemizde çok büyük yanlışlardan biri de sınava giren öğrenci üzerindeki ciddi psikolojik baskıdır. Bu durum öğrencide çeşitli travmalara yol açabileceği gibi öğrenciyi yanlış yollara da sevk edebilmektedir. Özellikle bu durumu bir şekilde atlatmak isteyen öğrenciler, ailesindeki ve çevresindeki baskıcı ortamdan kurtulmak için yanlış tercihler yapma yolunu seçebilmektedir.” dedi.

Bu gibi durumlarda öğrencilere yapılan baskıların çok yanlış olduğunu söyleyen Aslan, aynı şekilde bu gibi baskılara çabucak boyun eğip kurtulma, kaçma yolunu seçen öğrencilerinde yanlış bir yol seçtiğini belirtti. Aslan, “Böyle bir şeyle karşılaşması durumunda, öğrencinin her türlü baskıya göğüs gerip ikinci hatta üçüncü şansını deneme yoluna gitmesi gerekir. Aksi taktirde öğrenci, gelecekte çok daha büyük sıkıntılarla boğuşmak zorunda kalabilir. ” ifadelerini kullandı. 

Öğrencilerin hayallerindeki mesleği öğrenmeyi planladıkları üniversiteleri seçerken geniş kapsamlı araştırmalar yapmasının önemini belirten Aslan, “Öğrenciler geleceklerinin temelini atılacakları üniversiteleri iyi düşünmeli. Seçilecek eğitim kurumunun dil eğitimine özellikle dikkat edilmeli, kurumda güçlü bir akademik kadro aranmalı, kurum global şartlara sahip olmalı, staj imkanları, fiziki şartları, sosyal ve kültürel özellikleri iyi analiz edilmelidir.” diyerek tercih dönemindeki öğrencileri ve aileleri uyardı.  

Editör: Haber Merkezi