Okula başlama konusunda her çocuğun tepkisi farklı olmakla birlikte, her öğrenci için bu durum kritik bir dönem diyen Tok, “Okula hazır olarak başlamak öğrencinin sonraki yıllardaki akademik başarısını, sosyal gelişimini, okula, öğretmenlere ve derslere yönelik tutumunu da etkiliyor. Bu önemli sürecin en önemli ayağından biri de okulun ilk günü. Okul sabahı birlikte, güzel bir kahvaltı yapın.  Çocuğunuza her şeyin yolunda gideceğini ifade edin. Vedalaşmanızı kısa tutun ve okuldan ayrılın.  Okul çıkışı tam zamanında geleceğinizi söyleyin ve tam söz verdiğiniz saatte okulda olun.  Bu sıkıntılı durumun geçici olabileceği, kendisiyle aynı durumda olan başka çocukların olduğunu da çocuğunuza anlatabilirsiniz.  Eve geldiğinde, çocuğunuzun okulda yaşadıkları ile ilgili onunla konuşun. Eğer anlatmak istemiyorsa sabırlı olun.  Akşamları erken yatmasına özen gösterin. Çocuğunuzun bu mutlu başlangıcını ilk gün akşamı minik bir parti ile de kutlayabilirsiniz.” önerilerinde bulundu.

Çocuğunuzla, kaygısı sebebiyle suçlayıcı ya da alaycı konuşmayın diyen Tok şu uyarılarda bulundu: “ Bu süreçte, uzun vedalaşmalardan ve aşırı duygusal tutumlardan uzak durun. Çocuğun okulda kendini terkedilmiş hissetmesine yol açacak davranışlardan kaçının. Çocuğu sınıf içi çalışmalara katılmaya zorlamayın. Okulun ilk günlerinde başarısız olacağı ya da zorlanacağı görevler vermeyin. Okula gitmemesi konusunda tavizkâr bir tutum sergilemeyin. Okuldan uzak kalmasına izin vermeyin. Anne-baba olarak çocuğunuza zaman tanıyın ve yüksek beklentiler içine girmekten kaçının. Çocuğunuzun yanında bu süreçle ilgili kendi endişelerinizi dile getirmeyin.”

Editör: Haber Merkezi