16 Nisan’da yapılan Partili Cumhurbaşkanlığı sistemine geçildi ve beraberinde siyasetteki dengelerde değişti.

Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimi aynı gün yapılacak. Cumhurbaşkanına ayrı, milletvekillerine ayrı partilerden tercihte bulunabileceğiz. 

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a milletimizin sevgisi sonsuz. 2019 seçimlerinde de seçileceğinden hiç şüphem yok. Gerçek bir lider ve Türkiye sevdalısı. Alternatifi de yok. O, bir dünya lideri, gururumuz. Sonuna kadar da arkasındayız.

Bu güne kadar seçilen milletvekilleri de belediye başkanları da Cumhurbaşkanımız sayesinde seçildiler. Buna kimse alınmasın gücenmesin. Gerçek gün gibi ortada.

Yeni sistemle devran değişti koltuklar sallanıyor ona göre!

Yüzler eskidi, söylemler eskidi. Yapılan hatalarda ise diğer siyasi partileri suçlamak artık, oy getirmez. Çünkü 15 yıldır iktidar olan bir partinin başkalarını suçlamaya da hakkı yok diye düşünüyorum.

Yeni şeyler söylemek, üretmek, ileriye gitmek zamanı.

Kurulduğu günden buyana bu partinin ve milletin yükü Sayın Cumhurbaşkanımızın omuzlarında. Bugüne kadar seçilenleri deyim yerindeyse sırtında taşıdı. Ancak artık kendisinin yükünü alacak yol arkadaşlarına ihtiyacı var. (Sözüm bir elin parmağını geçmeyecek kadar yanında olanlara değil) Kendisi de yalnız olduğunu defalarca dile getirdi.

En son yapılan referandumda bile bunu çok açık bir şekilde gördük. Eğer milletvekillerinin, belediye başkanlarının, halkta karşılığı olsaydı, yani oy potansiyelleri olsaydı seçim sınırda değil de daha iyi yüzdelerde kazanılırdı.

Evet, artık devren değişti. Koltuklar sallanıyor!

Cumhurbaşkanımız, “metal yoğunluğu olan varsa çekilsin”, “Halka tepeden bakan, halkla görüşmeyen belediye başkanları, milletvekilleri, yöneticiler varsa çekilsin”  diyor.  Boşuna da demiyor. Çünkü artık yeni bir sistem var. Bu yeni sistemde TBMM daha güçlü olacak. Yasama yetkisi tamamen TBMM’ye ait olacak. Bunun içinde ufku açık, donanımlı, çalışacak, üretecek erdemli milletvekillerine ihtiyaç var.

Cumhurbaşkanımızın, hedefi “Lider Ülke Türkiye” için kendisi gibi canla başla çalışacak yol arkadaşlarına ihtiyacı var.

İşte bu yüzden o vizyonu kendinde görenler varsa, halkta karşılığı olanlar varsa siyasete soyunsun.

Artık seçmen profili de değişti. Halk tepki vermeyi çok iyi biliyor. Araştırıp oy veriyor.  En iyi örneği 7 Haziran 2015 genel seçimleri. Hükümet kurulamadı 1 Kasım’da tekrar seçime gidildi. Vakit kaybedildi.

Ufukta bir erken seçim var. Ancak bu seçim genel seçim değil, yerel seçim olacak. Bu gün bütün projelerin bir an önce bitmesi için harıl harıl çalışmalar devam ediyor. Belediyelerin başarısı partinin oy potansiyelini artıracak. Büyükşehirlerde referandumda istenilen sonuç alınamadı. Anketler yapılıyor, belediye başkanlarının karneleri çıkartılıyor. Halk memnun mu, tanınıyorlar mı, halkla iç içeler mi, ulaşılabiliyorlar mı, hizmet yapabiliyorlar mı, ne kadar başarılılar vs.

Gelelim Kahramanmaraş’a!

Her seferinde Ak Parti’ye en büyük desteği veren şehrimizde bundan sonra durum nasıl olacak? Yerel seçimlerde kimler kalır kimler gider? Teşkilatla iyi geçinenler, dedikodu yapmadan hizmet için çalışanlar elbette kalacak. Ancaaak bu gün teşkilatla arası iyi olmayan sürekli karalayanlar var. Elbet onlar da gidecek. Çünkü bu çekişmeler, partiye zarar veriyor. Birbirinizin kuyusunu kazmak yerine çalışın, çalışın, çalışın… Bindiğiniz dalı kesiyorsunuz. Kavga kimseye kar getirmez.

Yerel seçimlerdeki başarı 2019 genel seçimleri için çok önemli. Bütün belediye başkanları genel merkezin takibinde, haberiniz ola! Artık devren değişti. Koltuklar sallanıyor!

Kimlerin kalıp kimlerin gideceği de şimdiden belli gibi. “Kimler” diye soruyorsunuz, duyuyorum. Bir sonraki yazımda.