Memduh Büyükkılıç ,AK Parti’den Melikgazi Belediye Başkanı

Bu Kayseri’de yaşandı…

Önceki gün Alpaslan Mahallemizdeydi…

Alpaslan Cami’de akşam namazı kıldı…

Allah’a dua etti…

 Buraya kadar iyi…

Peki, iyi olmayan neydi?

 Önce haberi okuyalım…

 “Melikgazi Belediye Başkanı ve Başkan adayı Dr.Memduh Büyükkılıç,akşam nazmını Alpaslan Mahalle merkezindeki Kızılırmak Caddesi üzerindeki Alpaslan Cami’de kıldı.

 Cami Cemaati’yle birlikte kılınan namaz sonrası Başkan Memduh Büyükkılıç,Camide kur’an okudu ve kendini tanıttı.
Başkan Büyükkılıç,Alpaslan Mahallesi’nde cami çıkışı sonra seçim çalışmalarını sürdürdü.

“Sizleri selamlıyorum.Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın.Allah hepinizi muvaffak etsin.Allah hepinizden razı olsun” dedi.

 
Başkan  Büyükkılıç daha sonra Kızılırmak Caddesi üzerindeki esnafı ziyaret etti, ardından da Sivas Caddesi  üzerinde yeralan ve Çeçen Lider Cevher Dudayev  adını taşıyan Dudayev Parkı üzerinde bulunan evine geçti.

 Haber böyle sürüyor…

 Allah, Kur’an, inanç, cami dua… iyi şeyler bunlar…

Allah kabul etsin…

 İyi olmayan ise şu; bir kutsal mekanda siyasetin ne işi vardı?

 İyi olmayan şu; bir Cami’de, belediye başkan’ı da olsan Başbakan’da olsan, Cumhurbaşkanı’ da olsan,kim olsan veya kim olmasan,siyasi içerikli konuşma yapmanın ne işi vardı?

 İyi olmayan şu; halkımızın kutsal din duygularını siyasete alet etmek bir Müslüman’a yakışır mı…

 Biraz tarihe gidelim, yıl 1925…

 

Şeyh Said, halkın din duygularını Cumhuriyet’e karşı kışkırtarak isyan edince, 1920 yılında çıkarılmış olan Hıyanet-i Vataniye Kanunu’na bir madde eklendi.

 Ek madde şuydu;

 “ EK Madde (25 Şubat 1925): Dini veya mukaddesatı diniyeyi siyasi gayelere esas olan veya alet ittihaz maksadıyla cemiyetler teşkili memnudur. Bu kabil cemiyetleri teşkil edenler veya bu cemiyetlere dahil olanlar haini vatan addolunur…”

Peki, ya cezası?

 Yine kanuna bakalım: “Madde 2. Bilfiil hıyanet-i vataniyede bulunanlar selben idam olunur…”

 Yeni Cumhuriyet’in kuralı işte buydu; hiç kimse halkımızın kutsal din duygularına siyasete alet edemez!

 Ama ne oldu?

 Özal, bu kanunu 1991’de kaldırdı yani dini siyasi çıkar için kullanmak serbest oldu…

 Şimdi bakıyoruz Büyükkılıç’a; camiye gidiyor, yanına belediye meclis üyelerinden bazı isimleri de alıyor, halkı selamlıyor, konuşma yapıyor,Kur’an okuyor, üstelik Cami’de…

 Bu düpedüz siyasi çıkarlar için dini araç olarak kullanmaktır!

İmam Cami’de görevini,Belediye Başkanı da  sokakta Belediye hizmetlerini yapmakla mükelleftir?

Ha sayın Büyükkılıç,”ben imam olmak istiyorum,birazda cami cemaatine hizmet edeyim” diyor ise,yol yakınken yeniden aday olduğu belediye başkanlığı  adaylığından vazgeçer,bu göreve talip olursa  tercih onundur..

Sayın Büyükkılıç’ın bu tercihine de saygı duyarız…

O kutsal mekana, siyasi olarak,her görüş ve düşünceye sahip olan  insanlarımız dini vecibelerini yerine getirmek için gitmektedir.

Bu durumda;

 Suç ve ceza bir yana, Sayın Memduh Büyükkılıç’a yakışmadığı gibi de ,vicdanları da rahatsız etti!

Büyükkılıç’ın bu yaptığını,diğer adaylar  örnek  alırsa?

Mesela;Tomarza’da,Develi’de,Pınarbaşı’nda Sarız’da ,herhangi bir İlçe’de  AKP’li veya  MHP’li veya CHP’li veya da SP’li İlçe Belediye Başkan adaylarından biri  İlçe meydanındaki Camiye gider, imamın cüppesini giyerde  “bu cuma namazını kıldıracağım,hutbeyi ben okuyacağım” derse  hiç şaşırmayın…