Ayna çok eski zamanlarda kullanılarak günümüze kadar gelmiştir. İnsanlar her zaman bir aynaya bakmak ihtiyacı hissetmiştir. Ayna ne görünüyorsa onu yansıtır, görünmeyen iç kısım ile insanın kendi vicdanındadır.

Benim gençliğimde bir gencin cebinde Ayna ve Tarak olmazsa olmazdı.. Genç kızların ise yine aynı şekilde ayna ve şimşir tarakları olurdu..

Nişan, Çeyizin baş tacı idi..

Ayna üzerine yüzlerce türkü de yakılmıştır..

Ayna ayna ellere

Ayna düştü göllere

Ayna gurban olayım

Seni tutan ellere

Derken şair sevdiği kızın eline kurban olduğunu anlatmaktadır..

Bugün bu türküyü değiştirmek gerek: Cep telefonu seni tutan ellere kurban olayım demek gerekiyor .. çünkü gençler cep telefonunu ayna gibi kullanıyor..

Kar Yağar Merdin Merdin

Kim Bilir Kimin Derdin

Ağaçlar Kalem Olsa

Yazılmaz Benim Derdim

Derken: Aynaya bakan kişi kendini görmekte ve içindeki acıları dile getirmektedir.

Mesel aynaya bakınca ne gördüğündür.. o ağaçlar kalem olsa derdini yazmaya yetecek mi ? melese olan burasıdır..

Ayna İle İlgili Güzel Sözler pek çoktur, yüzlerce şiir ve türkü vardır..

Mesele olan: Aynaya pek az bakan, kusurlarını pek az görür. Aynaya bakarak kendi kusurumuzu görmektir..

Aynan yok ise arkadaşına bak, kişi nasılsa arkadaşı da öyledir..

Kâbe’ye giden: Kabe arkadaşı bulur, Camiye giden camii arkadaşı bulur, meyhaneye giden sarhoş arkadaş bulur.. bu sebeple arkadaşınıza iyi bakın!.. arkadaş bir aynadır..

Bazı kadınlar ömrünün üçte birini aynanın karşısında geçirir, geçirmesine geçirir de kendi kusurunu hiç görmezler..

Bir dostumuz diyor ki: “ Ben aynaya pek bakmam çünkü benim aynadan çok daha iyi dostlarım var. Eksiklerimi, hatalarımı anında söyleyecek ve gösterecek,” tir..

Aynaya bakınca: Gözlerinin işlediği günahları göre biliyor musun? Aynaya bakınca kendinle yüzleşebilenler ancak kendini eleştirebilir. Kendi kendinizi eleştire biliyor musunuz? aynaya bakınca ne görüyorsun ?..

Günümüzde yalan: riya ve göstermelik dostluklar var !.. Eski bir dosttan daha iyi bir ayna olamaz. Çünkü eski dost insanın hatasını ve kusurunu anında söyler ve düzeltir..

Otel odasında kendini yalınız his eden, koca dünyada tek başına yaşadığını düşünen adam otelin şikayet kutusuna şunu yazar: “ Kendimi yalnız bırakmamak için, bütün gece aynanın karşısında oturdum,”

Ayna ayna söyle bana bu dünyada da bazı ikiyüzlüler sana baktıkları zaman hangi yüzünü görüyorlar. Gerçi bugün iki yüzlü adam dan çok yüzlerce yüzü olanı var ama !..

Ben söyleyeyim ayna: “ Akıllı olduklarını , dünyanın en uyanık insanı olduklarını , sahtekar yüzlerini görüyorlardır da , buna kendileri de inanmak istemiyorlar..

Oysa ben aynaya baktığımda: Boşa geçen bir zamanı görüyorum..

Ben aynaya baktığımda: iyilik mi? kötülük mü? , ne yapalım da kendimi tartıyorum.. iyilik yap suya at, balık bilmez ise Allah biliyor diyorum..

Ben aynaya baktığımda: Geçmişimle bugünü, mukayese ediyorum.. aklımın erdiği günden bugüne kadar işlediğim günahları düşünüyorum, yalan, dedi kodu, gıybet, iftira, yalan, fitne ve fesat çukuru içinde kendimi görüyorum..

Bizim ayna: beni yakışıklı, güzel, dünyanın en iyi insanı göstermemektedir..

İçimdeki bizim ayna: beni hep aşağılık biri olarak gösteriyor.. Nefsim kabarıyor, Ne güzel Namaz kılıyorum, Ne güzel Hac yaptım, Ne güzel Umre yaptım, Ne güzel iyilik ve ihsan da bulundum, çok güzel oruç tuttum diyorum.. ama bizim ayna öyle göstermiyor..

Ben ayna tutan ele, kurban olma değil bu eli kırmak istiyorum.. ama hata yaptığımı görüyorum, çünkü ayna doğruları göstermektedir.

Ayna doğruları gösteriyor da biz göre biliyor muyuz?

Galiba tek yapmamız gereken: tüm günahlarımıza tövbe ederek Allaha dua etmektir..

Kurtuluş Allah’a yönelmektedir..

Allah var, Gam ve Keder yok!  Önemli olan Salih bir iman ile Allaha yönelerek Allah’ın aynasına bakmaktır..

Ayna yalan söylemez: ne görürse onu yansıtır! peki cep telefonunu bugün ayna gibi kullanan gençlik bunu göre biliyor mu?

İyi günler..